31 Mayıs 2019 Cuma

Issız Ada Radyosu Arşivi (Mayıs 2019)

The National - I'm Easy to Find
Yıl: 2019 ABD
Tür: Indie Rock, Art Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Hairpin Turns"
Twiggy Von Richthofen - Twiggy Von Richthofen
Yıl: 2019 Kanada
Tür: Surf Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Mod's Vs Rocker"
The Heavy - Sons
Yıl: 2019 İngiltere
Tür: Indie Rock, Funk Rock
"F" Rate: 5/10
I.A.R. tavsiyesi: "Heavy forYou"
Amon Amarth - Berserker
Yıl: 2019 İsveç
Tür: Melodic Death Metal
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Valkyria"
Josefin Öhrn + The Liberation - Sacred Dreams
Yıl: 2019 İsveç
Tür: Art Pop, Neo-Psychedelia
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "I Can Feel It"
pronoun - I'll Show You Stronger
Yıl: 2019 ABD
Tür: Indie Rock, Synthpop
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Run"
Agouti - Nodes
Yıl: 2019 ABD
Tür: Neo-Psychedelia, Psychedelic Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Dragons"
 
Smokin' Aces OST
Yıl: 2007 ABD
Tür: Hard Rock, Hip-Hop, Rock
"F" Rate: 5/10
I.A.R. tavsiyesi: Motörhead - "Ace of Spades"
Sheryl Crow - The Globe Sessions
Yıl: 1998 ABD
Tür: Pop Rock
 "F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "My Favourite Mistake"
shey baba - Requiem
Yıl: 2019 ABD
Tür: Indie Pop, Alternative Pop
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "I Want It All"
Meister Lampe - Orb
Yıl: 2018 İsviçre
Tür: Electronic, Hip-Hop, Trip Hop
"F" Rate: 5/10
I.A.R. tavsiyesi: "Üsküdar"
Rodriguez - Coming From Reality
Yıl: 1971 ABD
Tür: Folk Rock, Singer/Songwriter
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Cause"
 
24Pesos - When the Ship Goes Down
Yıl: 2012 İngiltere
Tür: Blues Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "I Don't Know"
Kylie Minogue - Step Back in Time: The Definitive Collection
Yıl: 2019 Avustralya
Tür: Pop, Dance
"F" Rate: 8/10
 I.A.R. tavsiyesi: "Get Outta My Way"
Miserylab - Void of Lİfe
Yıl: 2011 İngiltere
Tür: Post-Punk, Gothic Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Children of the Poor"
 
 
Baby Woodrose - Chasing Rainbows
Yıl: 2007 Danimarka
Tür: Garage Rock, Psychedelic Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Someone to Love"
Surferific Dudes - Sharks in Tuxedos
Yıl: 2019 ABD
Tür: Surf Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Hi Five"
 
Bon Jovi - New Jersey
Yıl: 1988 ABD
Tür: Hard Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Bad Medicine"
Sinkane - Dépaysé
Yıl: 2019 ABD
Tür: Art Pop, Afrobeat, Synth Funk
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Everyone"
 
 
Rammstein - Rammstein
Yıl: 2019 Almanya
Tür: Industrial Metal, Neue Deutsche Härte
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Deutschland"

21 Mayıs 2019 Salı

Uffe Lorenzen - Triprapport


Danimarkalı garage rock efsanesi Baby Woodrose'un kurucusu Uffe Lorenzen'in gruptan emekli olup, bir sahil kasabasında sebze yetiştirmek yerine Fas'a gidip Galmandsværk adında akustik bir solo albüm yapmasını büyük bir heyecanla karşılamıştık. Bence 2017'nin en iyi albümlerinden biri olan Galmandsværk, hızlı Baby Woodrose günlerinden sonra daha sakin, daha derinlikli, daha kişisel bir soloydu. Ama kesinlikle emekli olmuş bir yılgınlık ve vasatlık taşımıyordu. Zaten Baby Woodrose yanında 4-5 grup daha kurmuşluğu olan henüz 48 yaşındaki bir adamın emekliye ayrılması beklenemezdi. Psychedelic folk gibi emek isteyen bir türü, üstelik ana dili olan Danca liriklerle vücuda getiren Lorenzen, ticari kaygılardan uzak, iç huzuru bulmuş (hatta ekstralarını arayan) bir müzisyenin olgunluk dönemini yaşıyor. İnsan hayatının hareket noktalarını, virajlarını, duraklarını kendine göre detaylandıran, özetleyen, bunun için de kozmik bir rock ambiyansı tasarlayan Uffe Abimiz için yolculuk, Triprapport ile bu yeni safhada devam ediyor.

Lorenzen, ilk albümün yazım sürecini Fas'ta geçirmişti. Bu defa 14 gün boyunca bir arkadaşından ödünç aldığı, ıssızlığın ortasında bir yazlığa kapanmış. İlk zamanlar bir tıkanıklık yaşamış olsa da, insan namına hiç kimsenin olmadığı bu izole yerdeki yalnızlık gitgide ona ilham vermiş. Yanında getirdiği mantarları da yedikçe şarkılar bir bir dökülmeye başlamış. Yazma işi bitince kayda girme zamanı gelmiş. Klavye, flüt, sitar, tabla, lapsteel gitar gibi enstrümanlar dışındaki her şeyi kendisi çalan Lorenzen, dört kişilik müzisyen tayfasının ufak yardımlarıyla Kopenhag'da kaydettiği, yine kendi bestesi olan 7 sıfır şarkıyla beraber kapanıştaki Hans Vinding adlı Danimarkalı eski bir folk müzisyeninin Hallo Hallo Frøken adlı şarkısını yorumluyor. Analog olarak kayıt ve miksajı bant kaydına yapılan albümde, bu yüzden kes/yapıştır yapılmamış, müzik yapmayı çocuk oyuncağı haline getiren pro-tools kullanılmamış şarkılar dinliyoruz. Bu eski usül yöntemlere rağmen duyduğumuz kozmik akustik sound ile çalınıp söylenmiş büyüleyici çağdaş folk rock şarkıları, ilk albümün yolculuğuna kaldığı yerden devam ediyor adeta.

Psykonauten ile başlayan albüm, bir anda Galmandsværk ruhunu geri getirip tüylerimi diken diken etmeyi başarıyor. Floden ve albüme adını veren Triprapport şarkıları, tabla ve sitarın kattığı etnik havanın da etkisiyle tempolu bir kanat yaratıyorlar. Denge sağlamak için ise Angakkoq ve Lille Fugl bestelerinin yavaş, kimi zaman melankolik varlıkları da diğer kanatta yer alıyor. Arada Aldrig Mere Ned adında şaman ayininden fırlamış gibi duran harika bir çeşniye rastlıyoruz. Ama çok doğru bir karar olarak kapanışa konmuş, albümün en iyilerinden, hatta içinde bulunduğumuz yıl içinde duyduğum en güzel şarkılardan biri olan yukarıda bahsettiğim cover Hallo Hallo Frøken gerçek bir kalp kıran. Wikipedia'da bile hakkında bilgi bulunmayan Hans Vinding'in bu şarkısının orijinalinin konser versiyonunu Live 79/81 adlı iki albümlük seride dinledim. Şarkıyı epey tutkulu söyleyen bu abimiz, gereksiz yere yedi buçuk dakikalık heyecan yapmış. Oysa Uffe Lorenzen yorumu, hem tempoyu düşürmüş, hem de albümün genel havası gereği şarkıyı kozmik country haline getirerek adeta seviye atlatmış. Daha uğraşsam şarkı için paragraflar dolusu süslü cümleler kurabilirim. Fakat her dinleyişimde beni farklı şekillerde yeniden üzmeyi başaran, üstüne de bir parça buruk sevinç ekleyebilen şarkılardan biri için fazla çene çalmak istemem. Triprapport, ikinci Lorenzen albümü olarak arşivimdeki yerini aldı. Birkaç yıl sonra üçüncü de çıkabilir. Böyle dolu dolu albümler, yeni albüm beklentisi yaratmıyor aslında. Çünkü her seferinde yeniden keşfediliyorlar.

1. Psykonauten
2. Alting Er Eet
3. Triprapport
4. Angakkoq
5. Lille Fugl
6. Floden
7. Aldrig Mere Ned
8. Hallo Hallo Frøken

14 Mayıs 2019 Salı

Bonerama - Bonerama Plays Zeppelin


Çoğunlukla altı kişiden oluşan, her caz funk grubu gibi arada bir eş dostu da katıp gönüllerince müzik yapan güzel insanlardan kurulu bir brass band (bando da denir) olan Bonerama, 90'ların sonunda New Orleans'ta kurulmuş. Aslen canlı performanslarıyla tanınan grubun sanırım iki albümleri var. 2019'da da üçüncüyü yapmışlar ki, kendilerinden bu sayede haberim oldu. İşin içinde Led Zeppelin olmasa muhtemelen hiç haberim de olmayacaktı. Evet, Bonerama 10 adet Led Zeppelin şarkısını kendi nefesli funk rock tarzlarıyla yorumluyor. 1-2 istisna dışında çok da güzel bir seçki yapmışlar. Dinlemeye başladığım anda aklıma, Black Sabbath şarkılarını funk evrenine taşıyan Brownout'un iki adet Brown Sabbath albümü geldi. O albümlerin tamamı enstrümantal olarak tasarlanmış, ama grup bunu bir risk olarak görmeyip şahane işler başarmıştı. Bonerama ise Zeppelin şarkılarını farklı vokallerle, çoğunlukla orijinalleriyle funk rock akrabalıkları yaratarak yorumluyor. Seçilen Zeppelin bestelerinin bir brass band için ne kadar doğru olduğunu da bu yorumların ustalığı sayesinde fark ediyoruz.

Peki kimdir, nedir bu Led Zeppelin şarkıları? Funk hamuru kendinden bir brass band çerçevesinde bakarsak Good Times Bad Times, Black Dog, Living Loving Maid (She's Just A Woman), Misty Mountain Hop coverları bu türe çok ama çok yakışmış. Onların dışında da çok acayip şeyler olmakta. Mesela Heartbreaker, içinde tuba benzeri nefesli bir enstrüman olan suzafon solosu bulunan, orijinaline bağlı olmakla birlikte kendi özgün alanlarını da yaratan çok sağlam bir yorum olmuş. Dokuz buçuk dakikalık süresinin nasıl geçtiğini anlamadığım, içinde gitarlara eşlik eden wah-wah trombonuyla harikalar yaratan efsane In My Time Of Dying çok yerinde bir hareketle enstrümantal olarak düşünülmüş. Bir başka enstrümantal olan The Crunge ise böyle hip-hop, caz funk, fusion, easy listening şeklinde ortaya karışık bir lezzet haline gelmiş. Trombonlar, saksafonlar, suzafonlar toplanmış, devasa bir block party (sokak partisi) ile tüm zamanların en iyi geubunu onurlandırmaya soyunmuşlar, şarkıları da soyundurup üzerlerine o partiye uygun kıyafetler aksesuarlar giydirmişler.

Bitmedi. Four Sticks gibi Zeppelin'in her yola gelen şarkılarından biri, brass yoluna da gelmiş ve yine o hipnotik melodisinin gölgesinde emprovize takılmaya müsait boş alanlar yaratmış. Bu yorum bana usta Arjantinli score üstadı Lalo Schifrin'in bazı soundtrack çalışmalarını, kenarından kıyısından Mission: Impossible dokusunu hissettirdi. Tabii kapanışı yapan, Zeppelin'in efsanevi When The Levee Breaks'inin psychedelic funk / rock / caz karışımı yorumu albümün en parladığı anlardan biri. Dokuz dakikaya yaklaşan süresi boyunca nerelere gideceğine dair hiç ipucu vermeden kah yükselen, kah alçalan, şahane bir veda. Albümle ilgili kafama takılan şeylerden biri, acaba vokale gerek var mıydı oldu. Farklı vokalistler Robert Plant'i, Ozzy Osbourne'u veya kulüplerde kafası dumanlı kitleyi gaza getiren blues şarkıcılarını andıran yorumlar sunuyorlar. Hepsi çok iyi. Fakat Brownout'un yaptığı gibi hiç insan sesine başvurmadan da bu albüm şahlanabilirmiş gibi geldi. Hoş, vokalli veya vokalsiz her halükarda şahlanmış vaziyette zaten. Her türlü yeniliğe hoşgörü ile yaklaşan, yaklaşmakla kalmayıp bizzat içinde olmayı isteyen Plant, Page, Jones ve belki de hayatta olmayan Bonham'ın bu albümü dinlerkenki yüz ifadelerini hayal ediyorum da, koskoca bir gülümseme ve gurur görüyorum.

1. Good Times Bad Times
2. Black Dog
3. Heartbreaker
4. Living Loving Maid (She's Just a Woman)
5. In My Time of Dying
6. Hey Hey What Can I Do
7. Four Sticks
8. Misty Mountain Hop
9. The Crunge
10. When the Levee Breaks

3 Mayıs 2019 Cuma

Meister Lampe - Orb II


İsviçreli yapımcı, müzisyen Beatmaker takma adlı Meister Lampe (bunun da gerçek adı olmadığı belli), 2018 yılında Orb isimli eklektik müzikal yolculuğunu ara vermeden Orb II ile sürdürüyor. Dokuz şarkılık ilk Orb, Japonya'dan, Ortadoğu'ya, latin diyarlarından Amerikan hip-hop/soul mecralarına kadar dünyanın çeşitli yerlerinden sesler taşıyan bir albümdü. Hatta kapanışta Üsküdar adında zurnayı gözünden vurmuş bir hip-hop şarkı bile vardı. Söylendiğine göre kendisi bizzat bu yerleri gezmiş, oralardan materyaller toplayıp bunu müziğine aktarmış. Gerçi bu müziği sample, loop, drum machine ve adını bile bilmediğim teknik ve teknolojik ekipmanlarla yaparak, ta oralara kadar yorulmayabilirdi. Şimdi burada aşağılama da yok, yüceltme de. Orb fena bir albüm sayılmazdı. Ama Orb II, aynı tarzı bence biraz daha yükseltmiş, daha diri hale getirmiş, yine dokuz şarkılık bir devam albümü.

Hindistan, Brezilya, Küba, Lübnan ve daha dünyanın pekçok ülkesindeki bazı şarkılardan vokal ve enstrüman sample'ları derleyen, bunları hip-hop ve trip hop altyapılarla buluşturan Meister Lampe, her şarkıyı türlü detaylarla zenginleştirmesini, elindeki materyalleri nerede nasıl kullanacağını iyi bilen, kalabalık yaratmayan, şarkıya koyacağı malzemeleri çok iyi organize eden bir tasarımcı. Şimdilik Dantokpa, Nuralain, Aiguèze üçlüsünün hastasıyım. Ama hem onlardan, hem de diğerlerinden her dinleyişimde yeniden keyif alıyor, bazen başka detaylar keşfediyorum. Herhalde tek kusuru, çabuk bitmesi. 2018'de ilk Orb'un hemen ardından Low Key adında beş şarkılık bir EP de çıkaran Meister Lampe, eğer böyle sürse Orb II için pek de ümit vermeyebilirdi. Neyse ki öyle sürmedi ve Orb II keyif verici, üstün zeka gerektirmeyen ama kendi zekasını gösteren bir albüm olarak 2019'da kendine iyi bir yer edindi. 2020'de Orb III bekleyebilir miyiz? Neden olmasın. Dünyada o kadar ülke, o kadar müzik dururken Orblara şarkı dayanmaz.

1. Tud Dret
2. Yemoja
3. Dantokpa
4. Goddess Rati
5. Magoado
6. Nuralain
7. Aiguèze
8. Gardens of Isfahan
9. Angin Kencang