La Chinga (2013) ve
Freewheelin' (2016) albümlerinin ardından
Beyond The Sky (2018) ile albümleri üçleyen, üçlemekle kalmayıp üçte üç yapan Kanadalı hard rock üçlüsü
La Chinga, bu klasmanda az bulunan istikrar sahibi bir grup. İlk iki albümle yakından ilgilenmiş bir dinleyen olarak
Beyond The Sky'ın da iyi çıkacağına neredeyse emindim. Çünkü o istikrarın korunacağına olan inanç, tarif edilmesi zor fakat sadece önceki iz bırakmışlıklardan edinilen sağlam hissiyatlarla sağlanıyor. Blues katkılı hard rock yapan grupların ilham kaynakları çok fazla. ama bunlardan yerinde faydalanıp kendine güçlü paylar çıkaranlar o kadar fazla değil.
La Chinga bu payları üç albümdür çok iyi çıkarıyor. İlk iki albümden bahsederken
Led Zeppelin,
Robert Plant,
Cinderella,
Rage Against The Machine,
Red Hot Chili Peppers gibi isimleri azar azar anmışım. Tabii hiçbiri doğrudan bir referans değil
La Chinga için. Çünkü onları klasik hard rock vizyonlarına katık ederek kendi kimliklerini oluşturma iyi niyetindeler. Sıkı rifflerle oluşturulmuş kaya gibi bestelerle yürüyorlar. Daha önce duyulmamış, sıradışı parçalar yazmıyorlar belki ama en azından yarısında sıkılıp çıkacağım şarkılar yapmıyorlar.
11 şarkılık
Beyond The Sky'da da yine hard rock tarihinden türlü yansımalar görmek mümkün. Benim için albümün yıldızı, süper gitar riffi ve dinamik yapısıyla
Zeppelin mirasını fazlasıyla hissettiren
Wings Of Fire oldu. Ondan sonra ise sanırım yine benzer özellikler taşıyan
Keep On Rollin'. Ama bu şarkıda ekstradan, ilk yıllarına bayıldığım Alman grup
Kingdom Come tadı da aldım ki, onlar zaten
Zeppelin'den en verimli şekilde beslenmiş gruplardan biridir benim gözümde. Bu benzetmenin bir diğer nedeni de,
La Chinga'ya karakter katan solist
Ben Yardley'nin
Keep On Rollin'deki vokalinin
Lenny Wolf'u anımsatması.
Yardley bunu her albümde yapıyor. Onun sesinde şarkılar arası değil, aynı şarkıdaki dizeler arasında bile farklılaşmayı becerebilen bir güç var. Mesela ilk dizede
Axl Rose duyar gibi olurken, ikincide mikrofona
Ozzy Osbourne geçiyor. Veya
Killer Wizard'da vokal için
Brian Johnson'ı (
AC/DC) kafalamışlar herhalde diye kendi kendinize espriler şakalar yapabiliyorsunuz. Bunun tek handikapı (ki bana göre hiç de öyle değil), karakteristik bir
Yardley vokalinin oluşmamış olması görüşü. Oysa bu durum tam tersine müthiş bir çeşitlilik sağlıyor.
Adını zikrettiğim şarkılara ilaveten, açılışa konan
Nothin' That I Can't Do, albüme adını veren
Beyond The Sky, klasik/psychedelic arası karizmasıyla albümün ağır abisi gibi takılan
Mama Boogie, nedense o kadar benzeri arasından bana İngiliz grup
Thunder'ın 90'lar başındaki halini hatırlatan
Feel It In My Bones ve ısınma gayretlerimi sürdürmekte olduğum (fazla uzun sürmez)
Black River ile
Death Rider da çok iyi
La Chinga şarkıları. Albümün kapanışını yapan
H.O.W. ve
Warlords adlı son iki şarkı ise bana 80'leri 90'lara bağlayan hard rock diyarından kopup gelmiş iki örnek olarak gözüktü. Hiç de kötü parçalar olmamakla birlikte albüm geneline göre fazla normal durmaları farklı bir tat bıraktı. Belki de toplamda albümün son 7 dakikasına böyle nostaljik bir sound katarak veda etmek istediler. Ama
La Chinga triosu o nostalji dahilinde bile numaralarını çekmeyi ihmal etmemişler. Aralarındaki uyum ilk albümden bu yana hiç azalmamış.
Yardley'nin sesini o kadar övdük ama şahane ritim gitarlarını, yaratıcı sololarını ne kadar övsek yetmez.
Carl Spackler bas gitarını ve
Jay Solyom davulunu da öyle. Tüm bu pozitif özelliklerinin yanında, çok ortalık malı bir grup olmamalarından, işlerini en güzel şekilde sessiz ve derinden halletmeyi bilmelerinden dolayı
La Chinga'yı çok seviyorum.
1. Nothin' That I Can't Do
2. Wings of Fire
3. Mama Boogie
4. Black River
5. Beyond the Sky
6. Keep on Rollin'
7. Killer Wizard
8. Death Rider
9. Feel It in My Bones
10. H.O.W.
11. Warlords
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder