25 Ocak 2016 Pazartesi

Faith No More - Angel Dust


1992'de çıkan Angel Dust, benim San Franciscolu grup Faith No More ile tanışma albümümdü. Gerçi grubun Epic şarkısı çok önceden ortalığı epey ısıtmıştı. Ama o dönem bu şarkının bulunduğu 1989 yılına ait The Real Thing albümüne ulaşmak çok zordu. Firmalar henüz patır patır kaset çıkarma evresine geçmemişlerdi. Yeraltından kaset çektirme olayından da haberimiz yoktu. Radyolar zaten Phil Collins dururken böyle şeyler çalmazdı. Şuydu buydu derken yıl 92 oldu ve firmalar yabancı kaset satışlarından memnun olmaya başlayınca birbiri ardına güzel kasetler piyasaya sürüldü. Hatta içinde şarkı sözlerinin, grup fotolarının, albüme emeği geçenlerin isimlerinin bile olduğu bookletler ile birlikte. İşte Angel Dust böyle bir zamanda raflarda yerini aldı. Sadece Epic şarkısıyla tanıdığım bir grubun kasetini almamı sağlayan şey, daha fazlasını ummamdı. Çünkü yeni yeni ortaya çıkmaya başlayan alternative rock hadisesi, hard rock - heavy metal kalabalığında nefes alacak yeni alanlar açmaya başlamıştı.

Farklılık daha albüm kapağından kendini belli ediyordu. Üzerinde Faith No More yazmasa bir Gheorghe Zamfir albümü sanılmaya müsaitti. İki cover haricinde tümü grubun ortak bestesi şarkılardan oluşan Angel Dust, bazen çiğ, sert, deli, uzlaşmasız, bazen de naif, funky, neşeli ve uzlaşmacı ruh hallerine sahip bir rock albümü. Alternative rock tanımının hakkını en iyi karşılayan albümlerden biri yani. Ama grup bu özellikleri tek bir şarkıya hapsetmeden, yoğunlukları farklı dozlarda ayarlanmış biçimde şarkılarını karakterize etmeyi seviyordu. Mesela albümün parlak çocukları A Small Victory, Everything's Ruined ve Midlife Crisis, ticari başarıları yüzünden liste kurnazı, MTV aymazı olarak görülemeyecek kadar kaliteli şarkılar. Öte yandan Malpractice, Jizzlobber veya Crack Hitler gibi zor şarkılarda da belli bir kalite çıtası var. Ne kadar zor olsalar da sonradan grubun tür hanesine eklenecek olan avant-garde metal ve experimental rock saçmalıklarını duymuyoruz en azından. Tam tersi, özellikle Roddy Bottum'ın keyboard hakimiyetinin sağladığı müthiş denge, Faith No More'un basit bir rock grubundan öte, sinematik yönünü de keskinleştiren nitelikteydi.


Bottum'ın keyboardu varsa, Billy Gould'un tuğla gibi bas gitarı, Jim Martin'in her yere yetişen olağanüstü gitarı, Mike Bordin'in akademik ve sokak kültürlerini harmanlamış davulu var. Tüm bunlara Mike Patton'ın bir crooner, bir punk, bir soul vokal olabildiği müthiş ses yelpazesi de eklenince ortaya Faith No More adında bir "persona" çıkıyor. Grup üyelerinin farklı bireysel kimliklerinden ortak bir paydaya ulaşmalarıyla ortaya çıkan bu benzersizlik, zaman zaman kendine bile alternatifler yaratabilecek kapasitede zengin bir içeriğe sahip. Land Of Sunshine, RV, Smaller and Smaller, Caffeine yani ismini saymadığımız diğerlerinde de aynı ruh mevcut. Belki sadece iki cover şarkıda bu durum farklılaşmış olabilir.1969 tarihli John Schlesinger filmi Midnight Cowboy'un John Barry imzalı aynı adlı tema müziğinin yeniden yorumu, orijinalinin sahip olduğu eşsiz naifliğe bir gram saygısızlık etmeyen nitelikte. Keza, 1977 yılına ait Commodores şarkısı Easy'nin yorumu da çok ayrıksı görünmesine karşın özünde grubun o personasına ihanet etmez. (Bir dönem Faith No More'u sadece Easy ile tanıyanlar vardı ve grubu Travis gibi sandıklarını bilirim.)

95 yılında çıkardıkları King for a Day... Fool for a Lifetime da Angel Dust ruhunu sürdürdü. Digging The Grave, Evidence, King For A Day, Star A.D. falan yine şahaneydi. Ama tıpkı önceki ve sonraki Faith No More albümleri gibi gözümde bir Angel Dust olamadılar. 97'deki Album Of The Year'dan sonra dağıldılar. 18 yıl sonra tekrar kurulup albüm yapacakları haberi çok heyecanlandırsa da ortaya çıkan Sol Invictus bana göre en kötü Faith No More albümünden daha kötüydü. Gitarist Jim Martin'i son duyduğumuz albüm olan Angel Dust, gücünün önemli bir kısmını buradan almaktaydı. Mike Patton'ın gerek solo albümlerinde, gerekse lisede kurduğu Mr. Bungle projesinde görülen deneysel müzik tutkusunun gruba sirayet etmeye başlamasının ise bu gücü zayıflattığı kanaatindeyim. Rock dünyasındaki en renkli seslerden birine sahip Patton'ın bu "art" merakı, Yoko Ono gibi bir sahtekardan bile diva yapabilmiş entel New York camiası tarafından kabul görmüştür muhakkak. Fakat yıllar önce yakalanan o Angel Dust personasından çok ama çok uzak bir kandırmacadır bu.

1. Land of Sunshine
2. Caffeine
3. MidLife Crisis
4. RV
5. Smaller and Smaller
6. Everything's Ruined
7. Malpractice
8. Kindergarten
9. Be Aggressive
10. A Small Victory
11. Crack Hitler
12. Jizzlobber
13. Midnight Cowboy
14. Easy

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder