Daha mezara girmeden adına tribute albümler yapılmış üstatlardan biri de
Bob Dylan. Hoş, bu tip albümler için mezara girmesi gerekmiyor kişinin. Yaşarken onurlandırılmayı herkes ister.
Dylan'ın tribute haricinde birçok kişi ve kurum tarafından defalarca coverlanmış onlarca şarkısının izini sürmek mümkün değil. Kendisi de
Hank Williams,
Woody Guthrie,
Grateful Dead,
Johnny Cash gibi devler için yapılan albümlerde yer almış tribute sever bir insan. 2016 itibariyle 75 yaşında olan
Dylan, henüz 21'inde çıkardığı kendi adını taşıyan ilk albümünden bu yana 37 stüdyo albümünü, sayısız konseri, yan projeleri, müzikal ortaklığı devirmiş gerçek bir sanatçı. Sadece singer/songwriter olarak değil (ama en çok o olarak), bir halk ozanı, bir sanat ve dönem ikonu olarak da önemli yere sahip. Şimdi oturup adamın 75 yıllık hayatını anlatacak halim yok. Zaten onun ne müzik hayatına, ne de özel hayatına hakim değilim. Henüz dinlemediğim bir sürü albümü/şarkısı, dinleyip de beğenmediğim bir sürü albümü/şarkısı var. Kısacası
Bob Dylan benim için bir tabu veya dokunulmaz, beğenilmez, eleştirilmez bir figür değil. Ama kesinlikle en fazla saygı duyduğum müzisyenlerden biri. Bu saygı olayının onun müzikal duruşu kadar, sadece duruşundan, yani bir ikon, bir marka, bir sembol olmasından kaynaklandığını sanıyorum.
Bunu benim gibi algılayan başka birileri varmış ki, hızlarını alamayıp
Bob Dylan'ı Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görmüşler. Bu da normal olarak dünya kamuoyunu ikiye bölmüş. Adam sanki "
ödülü bana verin" diye kulis yapmış da komite ona vermiş gibi
Dylan'ın üzerine çullananlar ve yıllar boyu yazdığı şarkı sözlerinin edebi değerini yanlış algılayıp "
o bu ödülü hak etti" diye çığırtkanlık yapan kitap okuma tembeli kitle karşı karşıya geldi. İlk grubu ele alırsak, zaten bir kısmı
Dylan'dan haz etmeyen bu güruh, "
o kadar hazine gibi yazar dururken neden Bob Dylan" sitemlerinde haklıyken, işi ileri götürüp "
bu detone şarkıcının şu şu şarkısı zaten edebi yönden şuna benziyor, bundan çalıntı, öbüründen araklama" veya "
canım hiç de öyle edebi bir yanı yok" şeklinde çamur atışlarıyla haksız duruma düştüler. İkinci grubun durumu daha vahim olsa gerek.
Dan Brown'dan başka yazar tanımayan, şezlongdan başka yerde kitap okumayan bu insanlar için "
Bob Dylan" ve "edebiyat" kelimelerinin yan yana gelişi, mükemmel bir cehalet kamuflajıydı ve bu fikri kucakladılar.
Dylan'ın layık görüleceği onların bile aklına gelmezdi.
Dylan olmasaydı onlara "
sizce bu sene Nobel Edebiyat Ödülü'nü kim almalı" diye sorulsa en yakın Google'a ulaşmak için tuvalet izni isterlerdi muhtemelen.
Aslında 1913 Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Hindistanlı şair
Rabindranath Tagore ödüle layık görülen ilk şarkı yazarı olarak bilinmekte. Yani
Dylan'dan önce de bir müzisyen bu edebiyat ödülünü kazanmış. Onun alıp almadığını bilmiyorum ama
Dylan şimdilik Nobel komitesinin telefonlarına çıkmıyor. "Aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor" anonsundan bıkmış olacaklar ki, ümitlerini kesmiş olduklarını gösteren açıklamalar yapmaya başladılar. Şimdi Nobel gibi saygın bir ödül herkesin gururunu okşar elbette. Ama elmayla armudu karıştırdığınız vakit böyle tepki çeker,
Bob Dylan gibi adamların bile kafasını karıştırabilirsiniz. Gerçi ödülü kabul etme konusunda kafası karışık mı, değil mi, zaten almadık ödül bırakmayan
Dylan için Nobel ne ifade ediyor bilemeyiz. Uzun sessizlik (iyi ki de) kabul etmeyeceğinin sinyallerini veriyor. "Taş yerinde ağırdır"dan hareketle, her ne kadar yazdığı edebi güzellikteki şarkı sözlerini bazılarımız Nobeller üstü bir mertebeye koysak da,
Dylan çok daha geniş bir perspektifle o sözleri bir de bestelediği müziklerle taçlandırarak daha zor bir iş başarmıştır. Bunu kaç edebiyatçı yapabilir? Yapmak ister mi? Edebiyatçının işi, tüm sanatlardan beslenip, süzdüklerini sadece ve sadece yazıya dökmek midir? Bu genişlikle düşünürsek
Bob Dylan'a "edebiyatçı" sıfatını layık görebiliriz. Ama bu sıfatı hiçbir zaman müzisyenliğinden ayrı düşünmedik ki. Nobel komitesinin geniş algıları Nobel Ekonomi veya Nobel Kimya Ödülleri diye kategori açabiliyorken, Nobel Sanat veya Nobel Müzik Ödülü diye bir ödülün esamesi okunmuyor.
Alfred Nobel hiç müzik dinlemiyordu galiba.
Aslında bütün meseleyi, bir başka Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilesi bilge müzisyen, aynı zamanda
Dylan'ın arkadaşı
Leonard Cohen, "
Dylan'a Nobel Ödülü vermek Everest'e madalya takmak gibi" diye topa girerek özetlemiş. Daha önce bu ödülü evlerine götürmüş
Kenzaburo Oe,
Elias Canetti,
Pablo Neruda veya
Necib Mahfuz gibi yazarları başka bir sanat dalıyla tanımıyoruz. Oysa
Dylan denince akl(ım)a ilk elden edebiyat değil, müzik geliyor, gelmeli. Hatta ikisi ayrılmaz biçimde gelmeli. Bu yüzden müzik dünyasında olduğu kadar, başka sanat çevrelerinde de birçok hayranı olan
Dylan'a saygılarını sunmak için ne yapacağını şaşıran insanlar (ki bunlardan bir kısmı da Nobel komitesinde sanırım) ya eserlerinde onun şarkı sözlerinden alıntılar yapıyor, müzisyen olanlar da tribute albümlere akın ediyorlar. İşte iki albümlük
Uncut: Hard Rain serisi,
Dylan için yapılan en iyi derlemelerden biri. Zaten bir diğeri de, dünyadan farklı müzisyenlerin çok orijinal coverlarının yer aldığı 2014 tarihli
From Another World: A Tribute To Bob Dylan albümü. Onun dışındakiler pek yaramaz. Bir dönem aramızda sevgi - nefret ilişkisi gelişen İngiliz müzik dergisi
Uncut, beraberinde mutlaka bir CD veren güzide müzik kaynaklarından biriydi. Benim için artık öyle olmasa da,
Hard Rain gibi bir derlemeyi onlardan başka yapan bir babayiğit çıkmamasından ötürü hala uzaktan saygı besler, ayda bir internet üzerinden görüşürüz.
From Another World derlemesi kadar olmasa da,
Hard Rain serisi farklı rock kanatlarından ünlü - ünsüz birçok ismin değişik yıllarda yaptıkları
Dylan coverlarının biraraya getirildiği, hatta bazı müzisyenlerin özellikle
Uncut için stüdyoya girip kaydettiği coverlardan oluşan bir proje.
The Band,
The Hollies,
Echo & The Bunnymen,
The Specials,
Bill Kirchen,
Buddy & Julie Miller gibi isimlerin ele aldıkları
Dylan yorumları kulağıma bir başka güzel geldi. Ama özellikle kadınlar, bir zamanlar
Dylan'ın o çatallı sesiyle söylediği şarkılara yumuşacık bir estetik getiren performanslar ortaya koymuşlar.
Cat Power,
Mary Lou Lord,
Emmylou Harris,
Ani DiFranco, en çok da
I Dreamed I Saw Saint Augustine şarkısının bir omzuna huzur dolu pop rock, diğer omzuna hüzünlü bir folk rock kanadı takıp uçuran
Thea Gilmore, bu derlemenin en güzel anlarını yakalamış müzisyenler. Bu defa "
Bob Dylan'a da bu yakışır" klişesi yapmayacağım. Çünkü
Bob Dylan'a,
Depeche Mode'a,
Jimmy Hendrix'e,
Zeppelin'e,
Marley'ye,
Clapton'a,
Pink Floyd'a en çok yakışan, kendi şarkılarını tüm kusurlarıyla kendilerinin çalıp söylemeleri. Cover severiz ya da sevmeyiz. Lakin, başka bir yazarın
Gazap Üzümleri'ni,
Yüzyıllık Yalnızlık'ı,
Suç ve Ceza'yı,
Yabancı'yı,
Dava'yı yeniden yazmak gibi bir çabaya girmemesinden farklı olarak ("orijinalinden iyi olan bazı coverlar"ı da dikkate alarak) müzisyenlere o şarkıyı hissettikleri gibi çalıp söylemeleri özgürlüğü verilmesi güzel. Ama o his çok derinlerde aranmalı. Çünkü
Bob Dylan gibi yazarlar o derinlerden geldiler.
VOL. 1
1.
The Waterboys - Girl From the North Country
2. Bill Kirchen - Just Like Tom Thumb's Blues
3. Johnny Marr - Don't Think Twice, It's All Right
4. Howard Devoto / Luxuria - She's Your Lover Now
5. Thea Gilmore - I Dreamed I Saw St. Augustine
6. The Band - When I Paint My Masterpiece
7. The Hollies - The Times They Are A-Changin'
8. Robert Palmer - I'll Be Your Baby Tonight
9. Cat Power - Paths of Victory
10. Todd Rundgren - Most Likely You Go Your Way and I'll Go Mine
11. Thurston, Kim & Epic - Sitting on a Barbed Wire Fence
12. Mary Lou Lord - You're Gonna Make Me Lonesome When You Go (Live)
13. Manfred Mann - With God on Our Side
14. Cassandra Wilson - Shelter From the Storm
15. The Nice - She Belongs to Me
16. Paul Weller - I Shall Be Released
VOL. 2
1. Hamell on Trial - It's Alright, Ma (I'm Only Bleeding)
2. Echo and The Bunnymen - It's All Over Now, Baby Blue
3. Lee Ranaldo - Visions of Johanna
4. Paul Westerberg - Positively 4th Street
5. Yo La Tengo - I Threw It All Away
6. The Specials - Maggie's Farm
7. The Charlatans - Tonight I'll Be Staying Here With You
8. Dr. Feelgood - Highway 61 Revisited
9. Robyn Hitchcock - Tangled Up in Blue
10. Buddy & Julie Miller - Wallflower
11. Steve Harley - Love Minus Zero / No Limit
12. Ani DiFranco - Hurricane
13. Cowboy Junkies - If You Gotta Go, Go Now
14. Gallon Drunk - Series of Dreams
15. Emmylou Harris - Every Grain of Sand