2019'un ilk bombası, yaklaşık iki ay önce çıkacağını duyup çocuklar gibi sevindiğim
Ouzo Bazooka'nın
Transporter adlı üçüncü albümü oldu. Son albüm
Simoom 2016'da çıkmıştı ve yeni albüm için en az iki sene bekleyeceğimi biliyordum.
Ouzo Bazooka benim için her sene albüm yapsa bıkmam türünden bir grup. 2018'in başlarında
Songs From 1001 Nights adında bir kıpırdanma görünce sevinmiştim ama onun beş şarkılık bir EP olduğunu ve bu beş şarkının vasatlığını görünce hayal kırıklığı yaşadım doğrusu. Yani umutlar başka bahara kaldı. Bu EP neticesinde yeni albümden umudu kestiğim anda
Transporter'ın 2019 Ocak'ında çıkacağı haberi gündemime bomba gibi düştü. Albümden önce
It's A Sin, sonra da benim için 2019'un en iyi şarkıları arasında olacağına emin olduğum
Space Camel'ı duydum ve albüme olan beklentim iyice tavan yaptı. Olağanüstü bir progressive, psychedelic, oryantal lezzet olan
Space Camel, içindeki elektro gitar ve tuşlu melodileriyle bizi 70'ler Anadolu rock dönemine ışınlıyor adeta.
Uri Brauner Kinrot liderliğindeki
Ouza Bazooka dörtlüsü, özellikle kendi adlarını verdikleri ilk albümde yoğun olarak hissedilen bu Ortadoğu ezgileriyle bezeli rock anlayışlarını
Transporter'da tekrarlayarak fethettikleri gönülleri uzun bir aradan sonra yine ziyaret ediyorlar.
Space Camel ile birlikte bizim Anadolu rock eksenimize yakınlığıyla dikkat çeken şarkılar arasında şimdilik
Killing Me ve 70'ler düğün salonu kültürünün sert bir versiyonu olan
Revolution Eyes albümü çok değerli kılan şarkılar oldu benim için. Bunun yanında adını tekrar anmak üzere açılışa konan
It's A Sin, nefis birer garage rock şarkısı olan
Latest News ve
Relax, 90'larla temas halinde bir grunge/surf rock beste olan
Coming From The Wild, sevimli bir surf rock bestesi olarak kapanışta yer bulan
Falling, bu güzel albümün dinledikçe daha da güzelleşeceğine inandığım bazı şarkıları. Evet, bu albüm dinledikçe daha da oturacak ki, zaten yarıdan fazlası oturmuş durumda benim için.
Birkaç istisna dışında tüm şarkıları yazan, seslendiren, ekstradan gitar, keyboard, perküsyon, bas çalan
Kinrot,
Ouzo Bazooka'nın neredeyse her şeyi. Dilek ve temenniler bölümüne gelirsek, keşke ilk albümdeki
Desert Love gibi efsane bir rock şarkısı da olsaymış demeden edemiyorum. Zaten onu her
Ouzo Bazooka albümünü dinlerken söylüyorum. Sonra bu düşüncemden vazgeçiyorum.
Desert Love gibi şarkılar bir kere gelir. Aynı gruptan bu defa
Space Camel,
Revolution Eyes,
Killing Me çıkar. Onları seversiniz. Bu arada
Killing Me'nin sözleri
Kinrot'a, melodisi ve söylenişi çok tanıdık gelen ama henüz çıkaramadığım müziği ise
Engin İbrahim adlı Türk olması kuvvetle muhtemel bir zata ait. Zaten albümün uzun teşekkür listesinde
Reha Öztunalı,
Gül Güngör gibi şu an aramaya üşendiğim Türk isimleri de var.
Kinrot'un ülkemizin bazı eski Anadolu rock müzisyenleriyle ve undergruound rock ortamıyla temasları da sır değil. Bir başka dileğim de,
Kinrot'un bir diğer projesi olan, 2010 tarihli
Alakazam albümlerine hala doyamadığım
Boom Pam grubundan en kısa sürede yeni bir şeyler duymak. Araya
Ouzo Bazooka girince unutulmamıştır umarım. Hatta bir yıl
Ouzo Bazooka, ertesi yıl
Boom Pam albüm yapsa dünya bir gıdım daha güzel bir yer olur.
1. It's a Sin
2. Latest News
3. Space Camel
4. Trip Train
5. Killing Me
6. Relax
7. Sleep Walk
8. Revolution Eyes
9. Coming From the Wild
10. Falling
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder