Chino/California'da 2009 yılında kurulan indie dörtlüsü
Echosmith,
Sydney,
Noah,
Graham ve
Jamie Sierota kardeşlerden kuruluydu. Küçüklüklerinden beri çeşitli enstrümanlarla vakit geçiren
Sierotalar, çeşitli coverlar çalarak ısındıktan sonra 2013 yılında
Talking Dreams adlı ilk albümlerini yaptılar. Albüm ses getirince haliyle işler büyümeye başladı. Tur ve konser teklifleri birbirini izledi. Bu süreç uzamış olacak ki ikinci ve onları ilk kez tanıdığım albümleri
Lonely Generation'ın çıkması 2020'yi buldu. İlk albümden sonra 2016'da
Jamie gruptan ayrılınca yollarına trio olarak devam eden grup, bana göre
Talking Dreams'ten çok daha iyi şarkıların yer aldığı sahici bir indie pop/indie rock albümü.
Talking Dreams, 2015 yılında Teen Choice ve Kids Choice ödülleri almış bir albümdü.
Lonely Generation ise sanki daha olgunlaşmış bir grubun daha kaliteli şarkılarla hayranlarına gelişme sürecini gösteren bir albüm olmuş. Bas gitar ve geri vokalde
Noah, ana vokalde grubun tek kızı
Sydney, davulda ise küçüklüğünde otizm teşhisi konan kardeşlerin en küçüğü
Graham'in yer aldığı
Sierota kardeşler,
Coldplay,
U2,
The Killers ve
The Smiths'i çok severlermiş.
12 şarkıdan oluşan
Lonely Generation, adından da anlaşılacağı üzere kendi nesillerinin yalnızlıkları, dışlanmışlıkları, yetişkinlerle yaşadıkları sorunlar, akranlarıyla yaşadıkları aşklar gibi zahmetsiz konulardan dem vuran şarkılardan oluşuyor. Tabii işin ilgi çekici kısmı müzikte. Gerçi orada da daha önce yapılmamış bir şey yok. Ama işi indie çeperlerinde değerlendirecek olursak, bir sürü kötü albümün her gün dolaşıma girdiği ve devasa bir indie çöplüğüne dönen bu bağımsız sektörün hakkını ancak böyle albümlerin verebildiğini söylemek yanlış olmaz. İlk dinleyişimde belli bazı noktaları çok tuttum, bazılarını da yavan buldum.
Last Forever,
Lost Somebody,
Diamonds hemen benimsediğim şarkılar oldu. Fakat ikinci ve üçüncü (ki zaten sevemeyeceğimi düşündüklerime üçüncü şansı çok nadir veririrm) dinleyişimde taşlar yerine oturmaya başladı. Her albümde yaşandığı üzere, başlardaki yabancılıklara alışmaya, benimsemeye, onlarla arkadaş olmaya başladım. Yukarıda adı geçen üç şarkıyı daha çok sevdim. Onlara
Scared To Be Alone,
Stuck,
Lonely Generation eklendi. Bunlardan biri ilerleyen zamanlarda benim için yılın en iyi şarkıları arasına girecek.
Shut Up and Kiss Me, Love You Better ve
I Don't Wanna Lose My Love ile temaslarım sürüyor. Adını anmadığım
Echosmith şarkılarını ise hala sıradan buluyorum. Olsun. Keşke her indie albüm böyle güzelliklerle çıkagelse.
1. Lonely Generation
2. Diamonds
3. Cracked
4. Shut Up and Kiss Me
5. Stuck
6. Last Forever
7. Everyone Cries
8. Scared to Be Alone
9. Lost Somebody
10. Love You Better
11. Follow You
12. I Don't Wanna Lose My Love
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder