15 Ağustos 2011 Pazartesi

Diesel - Under The Influence



Johnny Diesel & The Injectors'ın 1989 tarihli kendi adlarını taşıyan ilk ve tek albümlerinden bir dolu övgüyle söz etmiştim. Hiç ümidim yoktu ama kendine Johnny Diesel adı veren Mark Lizotte, bu kez pek duyulmamış birkaç albüm yaptığı Diesel isimli solo projesiyle hortladı adeta. Şu Diesel adında ısrar etmesi sebebiyle dikkatimi çekmemiş olmalıydı. Cover ağırlıklı bir albüm olduğunu öğrenmesem pas geçecektim büyük ihtimalle. Öve öve bitiremediğim bir adamın geri dönüşü son dakika duyurularıyla, büyük reklâm kampanyalarıyla, havai fişeklerle, lazer şovlarla öğrenmeyi bekliyordum. Oysa çok basit bir tesadüf eseri Under The Influence ile tekrar sahalara, sahnelere döndüğünü görmek çok daha iyi. Ona da bu yakışırdı.

Mark Lizotte, Johnny Diesel, Diesel artık hangi isimle dönerse dönsün, Johnny Diesel & The Injectors'tan tam 22 sene sonra budanmış bir isimle de olsa, cover bir albümle de olsa başımın üstünde yeri var. Bu dönüş sadece albüm çapında değil, Temmuz'dan Aralık'a kadar sürecek bir tur programıyla da perçinleniyor üstelik. Tura çıkacağı ekiple kaydettiği albüm, coverların yanında kendi bestesi birkaç parça ve ikincisini 1989 albümünün kapanışında duyduğumuz enstrümantal Thang serisinin 4-5-6 versiyonlarını kapsıyor. Coverların asıl sahipleri ve albüm için düşünülen Under The Influence adına bakınca resmi görmek mümkün oluyor. Bu adamlar Diesel'i çocukluğundan beri etkisine almış dev isimler. Diesel'in de onlara vefa borcu, seçtiği şarkıları en iyi şekilde yeniden çalmak oluyor. Hani o borç ödenmez ama, kimisi hayatta, kimisi öte dünyadaki bu büyük ustalar Diesel gibi bir adamın ödediği kadarını da kabul edeceklerdir.


Şimdi lise yıllarınızın kahramanlarından biri yıllar yıllar sonra gülle gibi bir albüm yapıyor, bu albümde Spanish Castle Magic, Wind Cries Mary, Cinnamon Girl, Have Love Will Travel falan çalıyor. Haliyle aradan geçen yılların yarattığı farkları sıralamak gerekebilir. Bir kere cover yoğunluklu bir albüm olmasından dolayı Under The Influence'a Johnny Diesel &The Injectors muamelesi yapmayacağız. Diesel zaten orijinallerine hasta olduğum bu şarkıları yeniden elden geçirince değerlerine değer katmıyor olabilir. Ama benim gözümde kendi değerini yükseltiyor. Çünkü özellikle Wind Cries Mary, Cinnamon Girl ve I'm A Ram sanki bana 3-4 dakikalığına bir Diesel şarkısıymış gibi geliyor. İlk defa Guy Ritchie filmi RocknRolla'da orijinalini duyup "bunlar kim ulan" diyerek külliyatına yumulduğum The Sonics'in ölümcül hiti Have Love, Will Travel'ın Diesel konserlerinin lokomatiflerinden biri olacağını kestirmek zor değil.

Kimse Diesel'den 1989 ruhu beklemiyor. O da bunca yıldan sonra yok satayım ümidiyle tekrar ortaya çıkmış değil zaten. Konser biletleri günler öncesinden yok satıyor o ayrı. Blues rock, soul, hatta ucundan punk bile duymanın mümkün olduğu o karakter sahibi gitarını bu defa etkisi altında kaldığı isimlere teşekkür amaçlı konuşturuyor. Yollara düşme sebebinizin aynı veya farklı olması hiç önemli değil. Önemli olan yollara tekrar düşmek. Diesel ile Johnny Diesel arasında hissedilen farklardan en önemlisi Mark Lizotte'nin sesi. (Herifin o kadar çok ismi var ki, hangisini kullanayım bilemedim!) Normal olarak 1989'un çatlayan patlayan hırlayan, tiz çığlıklar atan rocknrolla sesi bu albümde biraz daha toklaşmış, olgunlaşmış. Ama ikisi de aynı adam, bunu ben bir şekilde hissettim. 22 yaşındaki Johnny Diesel ile 44 yaşındaki Diesel'in arasına sadece yıllar girmiş başka birşey değil.

1. Spanish Castle Magic (Jimi Hendrix)
2. Cross Cut Saw (Albert King)
3. I'm A Ram (Al Green)
4. Have Love, Will Travel (The Sonics)
5. Thang 5
6. Can't Get Next To You (Al Green)
7. Cinnamon Girl (Neil Young)
8. Thang 4
9. Wind Cries Mary (Jimi Hendrix)
10. Going Down
11. Reconsider Baby
12. It's All In The Game
13. Caladonia (Louis Prima)
14. Rumble (Link Wray)
15. Thang 6

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder