2011 tarihli Pressure & Time albümleriyle ilgili, dört kişiden oluşan Kaliforniyalı Rival Sons'ın son yılların en başarılı rock gruplarından biri olduğundan, blues rock ve hard rock'ı çok iyi kaynaştırdığından, özellikle Led Zeppelin'e olan hayranlıklarını müziklerine pozitif yönden yansıttıklarından, enstrüman hakimiyetlerinden, Jay Buchanan gibi bir vokale sahip olmalarından ötürü kolay kolay tuş edilemeyeceklerinden vs. aynı ifadelerle olmasa da söz etmiştim. Pressure & Time'dan iki yıl sonra yine çaktırmadan Great Western Valkyrie albümlerini çıkaran grup aynı yolda hız kesmeden devam ediyor. Tabii arada Head Down adlı 2012 yılında yine aynı çaktırmamazlıkla çıkardıkları sıkı bir albüm daha var. Ancak Pressure & Time'ın koyduğu çıtadan mıdır, Head Down tüm sıkılığına rağmen fazla iz bırakmadı üstümde. Dördüncü stüdyo albümü Great Western Valkyrie, Rival Sons'ın sağlam albüm kariyerinde önemli duraklardan biri olması elzem bir çalışma.
Grupta gözle görülen tek değişim, bağlı olduğu 50 ve 70'ler rock köklerini biraz daha sivriltip, sadece Zeppelin'e değil, Deep Purple'a, Bad Company'ye, The Doors'a (ki bunlar grubun favorileri aynı zamanda) ait progressive, psychedelic unsurları belirginleştirmeleri, hatta "şu Open My Eyes ne kadar da When The Levee Breaks'e benziyor" tepkisine benzer aşinalıklar yaratmak istercesine göstere göstere retro takılması. Bunda hiç sıkıntı yok. Çünkü tüm aşinalıklara ve retroluklara rağmen modern yanlarını hiç inkar etmiyor. Örnek vermek gerekirse, çok beğendiğim nostaljisi kuvvetli Alman grup Kadavar kadar içlerine kapanık değiller. Jay Buchanan sesiyle "Robert Plant benim idolüm" diye bas bas bağırıyor belki ama bir yandan da "bu benim kendi sesim" diyor adeta. Gözle görülmeyen, daha doğrusu kulakla fark edilmeyen tek değişim ise 2013'te ayrılan basçı Robert Everhart'ın yerine David Beste'nin gelmiş olması.
Basit ama vurucu riffleri, şık sertliğiyle açılışı yapan Electric Man ile birlikte Open My Eyes, Play The Fool, Rich and The Poor enerjilerinden ve olgunluklarından sual olunmayacak kütür kütür rock şarkıları. Lakin tüm blues ve hard rock kimliklerine rağmen soul yanları da bir görünüp bir kayboluyor ki, mesela aynı kütürlükteki Good Luck'ın nakaratına siyah ablalarımız geri vokal yapsalar şahane olurmuş. Bu soul ayağının en bariz sesleri, aynı zamanda albümün en beğendiğim şarkılarından biri olan Good Things'te duyuluyor. Organ ve gitarın dansı, soul ile blues lezzeti taşıyan Buchanan vokali yaklaşık 6 dakikalık bir ziyafet sunuyor. Zaten Rival Sons'un en sevdiğim özelliklerinden birisi (ve belki de en önemlisi) Amerikalı'dan çok İngiliz gibi müzik yapmaları. O zaman blues'un, soul'un tadı rock bünyesinde daha kolay ve doğal biçimde damaklara yerleşiyor.
Finale doğru Belle Starr, Where I've Been, Destination On Course üçlüsü albümün temposunu oldukça ağırlaştırıp konsepti psychedelic rock derinliğine daldırıyorlar. Süreler de biraz uzun olunca esnemeler, saate bakmalar falan vuku bulabiliyor. Ama kesinlikle kötü besteler değiller. Özellikle Destination On Course, bu saykoluğa deneysel bir senfonik kimlik de kazandırdığı için değerli bir şarkı sayılabilir. Albümün tamamı değerli olduğu için kusur ya da fazlalık gibi görünebilecek herşeyi bünyesinde eritebilen, elde ettiği sıvıyı da kafaları güzelleştirmek için işleyip servis eden bir albüm Great Western Valkyrie...
1. Electric Man
2. Good Luck
3. Secret
4. Play the Fool
5. Open My Eyes
6. Rich and the Poor
7. Belle Starr
8. Where I've Been
10. Destination on Course
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder