12 Eylül 2025 Cuma

The Bronx Teleport Company - The Uprising

 
Lionel Cohen isimli Fransız asıllı dostumuz biosunda kendini müzik yapımcısı, film müziği bestecisi, David Bowie müridi olarak tanıtmış. Biraz araştırıldığında kimsenin duymadığı oyuncuların oynadığı, kimsenin duymadığı filmlerin (bazıları oyun, hatta bazıları sahte film bile olabilir) müziklerini yapmış olduğu görülebilir. Bu müzikler araştırıldığında standart, eli yüzü düzgün, bir süre sonra sıkan score parçaları şeklindeydi. 2007'den itibaren bitmek bilmeyen bir diskografisi var. Biraz daha araştırıldığında kendisinin sosyal medyasında bir sürü A sınıfı oyuncu ve müzisyenle fotoğrafına rastlanabilir. Peki bu ismi bu kadar araştırmaya iten sebep nedir? O sebep The Bronx Teleport Company adlı bir oluşumun The Uprising adlı albümü. Bu oluşum Lionel Cohen'in bizzat kendisi. Bir fütüristik bilim kurgu filminin soundtrack albümü havası veren kapağın karizmasıyla dinlemeye başlayıp, en uzunu 3 dakikayı bile bulmayan enstrümantal elektronik, funk, rock, breakbeat, big beat, broken beat parçacıklardan oluşan, toplamda 20 parça 45 dakikalık sinematik bir yolculuk diyebileceğim The Uprising, son zamanlarda duyduğum en iyi enstrümantal işlerden. Sanki The Uprising diye bir film çekilmiş, albüm de onun müziklerinden oluşuyormuş havası çok ikna edici. Bir aşamada albümü İtalyan üçlü Whatitdo Archive Group'un The Black Stone Affair adlı kayıp filmin 2021 tarihli soundtrack albümünün konseptinde sandım. Oysa The Bronx Teleport Company, Lionel Cohen'in takma adı ve müzikal cosplayi gibi.

Cohen'in diğer işlerinden farklı olarak The Uprising, her ne kadar baştan sona bir stüdyo işi olduğunu belli etse de, hip-hop ve türlü beat kökenli müzikten feyz almış sağlam ritimler, üzeri funk ve rock ile kaplanmış riffler, toplamda her biri kısa döngüler oluşturan ve farklı sahneler için yapılmış gibi duran soundtrack temaları ile göz dolduruyor. İsim, kapak, müzikler derken konsept olarak sci-fi ile spy theme arası gidip gelen, çoğu zaman hiç çekilmemiş bir filmin oluşturduğu evrenden çıkmış hissiyatı uyandıran Cohen müziği, bu karışımı sevenler için şahane anlar vaat ediyor. Yalnız burada Lalo Schifrin tarzı sofistike bir jazz-funk'tan ziyade, 90'larda ivme kazanan breakbeat/big beat türüne daha yakın bir işleyiş var. Günümüz teknolojisiyle bu müziği yapmak oldukça kolay. Hatta yapay zeka ürünü olduğu düşünülebilir. Cohen o mecralara da girmiş olabilir bilemeyiz. AI her şeye olduğu gibi müziğe de girdi, daha da girecek. Yine de günün sonunda elimizdeki müziğin kalitesi veya kişisel tercihlerimize ve aldığımız tatlara hitap edişi önemli olacak. Breaking the Chains of Order, Cities in Revolt, Beast of Brooklyn, Rise in the Shadows, Wars in the Streets of Steel parçalarını ilk dinleyişte bir kenara yazdım. Albümün tamamından da keyif aldım. Diğerlerinden olmasa da The Uprising'den razıyım. Organik müzikle doğduk büyüdük. Ama muazzam örneklerle elektronik müziği de kucakladık. The Bronx Teleport Company o muazzam örneklerden biri olmasa da kulağa hiç de rahatsızlık vermiyor.

1. A Reckoning with Every Step
2. Breaking the Chains of Order
3. We Ride into the Storm
4. Rush of the Reckless
5. Cities in Revolt
6. Freedom in the Frenzy
7. The Fight Starts Now
8. Stop Me, Kill Me
9. When the World Shatters
10. Break Everything
11. Beast of Brooklyn
12. The Truth is the Only Truth
13. Rise in the Shadows
14. Fires that Ignite the Heart
15. The Rhythm of Resistance
16. Revolt on the Horizon
17. The Beat that Keeps Us Alive
18. Rage Against the Status Quo
19. Pulse for the People
20. Wars in the Streets of Steel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder