30 Haziran 2013 Pazar

Issız Ada Radyosu Arşivi (Haziran 2013)

The Bronx - 四
Yıl: 2013 ABD
Tür: Alternative Rock, Punk Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Pilot Light"
Daan - Le Franc Belge
Yıl: 2013 Belçika
Tür: Indie Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Mes Etats Unis"
Jethro Tull - Aqualung
Yıl: 1971 İngiltere
Tür: Progressive Rock, Folk Rock, Hard Rock
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Aqualung"
Queens Of The Stone Age - Songs for the Deaf
Yıl: 2002 ABD
Tür: Stoner Rock, Alternative Rock, Hard Rock
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Go With the Flow"
Jodie Marie - Mountain Echo
Yıl: 2012 İngiltere
Tür: Pop Soul
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "I Got You"

Uppermost - Revolution
Yıl: 2013 Fransa
Tür: Electro House, Nu Disco
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Funk Transmission"

ZZ Top - Afterburner
Yıl: 1985 ABD
Tür: Hard Rock, Blues Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Rough Boy"

Free Dominguez - Volcano+The Sea
Yıl: 2013 ABD
Tür: Indie Pop
"F" Rate: 5/10
I.A.R. tavsiyesi: "Calling"

Terakaft - Kel Tamasheq
Yıl: 2012 Mali
Tür: Tishoumaren, Blues Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Awa Dounia"

Empire of the Sun - Ice on the Dune
Yıl: 2013 Avustralya
Tür: Electropop, Synth Pop
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Celebrate"

John Mellencamp - Cuttin' Heads
Yıl: 2001 ABD
Tür: Pop/Rock, Folk Rock
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Peaceful World"

White Zombie - Supersexy Swingin' Sounds
Yıl: 1996 ABD
Tür: Industrial Metal, Electro-Industrial
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "El Phantasmo and the Chicken-Run Blast-O-Rama (Wine, Women and Song Mix)"

Cansei de Ser Sexy - Planta
Yıl: 2013 Brezilya
Tür: Indietronica, Alternative Dance
"F" Rate: 4/10
I.A.R. tavsiyesi: "Too Hot"

Journey - Greatest Hits
Yıl: 1988 ABD
Tür: AOR, Hard Rock, Pop/Rock
"F" Rate: 9/10
I.A.R. tavsiyesi: "Any Way You Want It"

Editors - The Weight of Your Love
Yıl: 2013 ABD
Tür: Post-Punk, Indie Rock, Alternative Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "The Phone Book"

Bajinda Behind the Enemy Lines - Pučina
Yıl: 2013 Rusya
Tür: Indie Rock
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Hello World"

Crash Kings - Dark of the Daylight
Yıl: 2013 ABD
Tür: Indie Rock
"F" Rate: 7/10
I.A.R. tavsiyesi: "Dressed To The 9's"

Soundgarden - Badmotorfinger
Yıl: 1991 ABD
Tür: Grunge, Alternative Metal, Hard Rock
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Jesus Christ Pose"

Shade Empire - Omega Arcane
Yıl: 2013 Finlandiya
Tür: Symphonic Black Metal, Melodic Death Metal
"F" Rate: 6/10
I.A.R. tavsiyesi: "Devolution"

Tinariwen - Aman Iman: Water Is Life
Yıl: 2007 Mali
Tür: Tishoumaren, Blues Rock
"F" Rate: 8/10
I.A.R. tavsiyesi: "Cler Achel"

26 Haziran 2013 Çarşamba

Sad Day For Puppets - Come Closer


Üç yıl aranın ardından çok sevdiğim İsveçli grup Sad Day For Puppets, sessiz sedasız üçüncü albümleri Come Closer ile geri döndü. Görkemli bir geri dönüş demeyi çok isterdim ama ne yazık ki öyle değil. Hani grubun ilk albümü bu olsaydı şöyle ışık yayıyor, böyle umut saçıyor denebilirdi. Ne var ki Unknown Colors (2008) ve Pale Silver & Shiny Gold (2010) gibi iki güzel albümün ardından gelmesi gereken Sad Day For Puppets albümü bu değil. Önceki iki albümle o kadar içli dışlı oldum ki ister istemez kulaklarım Shiny Teeth and Sharpened Claws, Romans, Sorrow Sorrow, Such A Waste, Marble Gods, ShadowsFuzzy Feather tadında besteler aradı durdu. Tabii aynı kulaklar kendine uygun başka besteler buldu ve bağrına bastı. Çünkü benim gibi grubun hayranı olmuş kişiler için bir anda Sad Day For Puppets defterini kapatmak o kadar kolay değil.

Yanlış anlaşmayalım, Come Closer hiç de kötü bir albüm değil. Sadece bana göre Unknown Colors ve Pale Silver & Shiny Gold'un biraz gerisinde kalmış bir geri dönüş. Geri dönüşlerden beklentimiz her zaman yüksektir. Adı üstünde "Geri Dönüş"! Geri dönecek ve o dönüşü merakla bekletecek birisi ardında hatırlanacak birçok olumlu şey bırakmıştır. Bir aptala tarif eder gibi yaptığım (ve uzattığım) bu geri dönüş tarifinden sonra albüm detaylarına gelirsek, öncelikle zayıf bulduğum yanlarına kısaca değinmek isterim. Grubun İsveçli shoegaze melankolisi ile sunshine pop neşesinden derlenmiş müzikal yapısı ana hatlarıyla kendini korusa da, bu ana hatların yan yollara ayrılışında ve o yolların üzerinde tatlı gece molaları verdirecek istasyonların konumlandırılışında birtakım sıkıntılar var. Çok açıklayıcı olmadığının farkındayım. Bu sebepten şarkılardan örnekler verelim.

Human Heart, Cold Hand, Living Dead, Bye Bye dörtlüsü albümde en çok beğendiğim şarkılar olmalarının ötesinde bana özellikle Anna Eklund'un sesini duyunca eski bir dostla üç yıl sonra tekrar karşılaşmış duygusu verdiler. Ama eskiden aşina olduğunuz bir soundun sizi eski dost havasına sokabilmesi için iş yine dönüp dolaşıp şarkılarda, nakaratlarda, köprülerde, liriklerin müzikal tonlarında bitiyor. Papağan gibi tekrar edip duruyorum ancak temelde Come Closer bu açılardan bakıldığında dahi kötü olmamasına rağmen işte tam da o "eski dost" kıvamını albüm geneline yayamadığı için kardeşlerinden geri düşüyor. Sunshine pop coşkusu hariç herşeyden biraz var. (Ki o da grup için büyük eksiklik). Lakin o herşeyi tek bir şarkının karakterini oluşturacak şekilde biçimlendirememiş ve bu yüzden kendini normal olarak sınıflandırmış bir anlayış seziliyor. Oysa biz hayranlar biliyoruz ki Sad Day For Puppets normal bir gruptan çok daha fazlasıdır. Düzenli şekilde albüm yapmaya devam etsinler yeter. Biz onları sevecek birşeyler mutlaka buluruz.

1. Cold Hand
2. Stardust
3. Human Heart
4. Senseless
5. Destroyer
6. Sugar
7. Living Dead
8. Shiver & Shake
9. Bye Bye
10. Bells

20 Haziran 2013 Perşembe

Studio Killers - Studio Killers


Cherry, Goldie Foxx, Dyna Mink ve Bipolar Bear gibi çizgi film kahramanlarını andıran isimlere sahip müzisyenlerden kurulu Studio Killers, gerçekten de çizgi karakterlerden oluşturulmuş bir dance-pop, electropop projesi. Akıllara direk Damon Albarn tasarımı İngiliz Gorillaz'ı getirse de, ortada ondan çok daha diri ve türünün gereklerini harfiyen yerine getiren nefis bir albüm var. Zaten Noel Gallagher ne demiş: "Blur, 3 yaşındaki çocuklara müzik yapan bir grup!" Hani Blur'a fazla haksızlık etmeyelim ama Gorillaz denen şey görüntüsüyle olduğu kadar müziğiyle de tam da bu tespitin muhatabı. Studio Killers bu tartışmaların uzağında cıva gibi akan bir pop grubu. Varsın animasyon karakterlerle kendine has bir gizem yaratmak istesin. Bu müzik, radyoların, sıcak yaz atmosferinin ve dans etmek kadar dans müziğini dinleme faaliyetinin hakkını veren kalitede.

Danimarka tabanlı Copenhagen Records, Warner Music'in İsveç ve Universal Music'in Finlandiya şubelerinin ortak ürünü olan Studio Killers, kurulduğu 2011'de ilk olarak Ode To The Bouncer'ı, 2012'de Eros and Apollo'yu, 2013'te de All Men Are Pigs ve Jenny single'larını piyasaya sürerek yavaş yavaş ortamlara sızmış bir oluşum. Özellikle Ode To The Bouncer'ın enerjik olduğu kadar sadece dinlemesi bile keyifli çekiciliğini 2011'den beri hiçbir yerde duymamış olmak da ayrıca ilginç. Her biri single olarak çıkarılmaya layık 11 şarkının en azından 4 single'ına ne radyolarda, ne de video müzik kanallarında denk gelmemiş olmayı benim radyo ve müzik kanalı müptelası olmamama bağlıyorum. Denk geldiklerim arasındaki onca çer çöpten çok daha sağlam bir pop buldum karşımda. Üstelik o kanallarda çıkan yaz esintili şarkıların euro-dance karakterlerini de bünyesinde barındırması, Studio Killers'ın kailtesinden hiçbirşey götürmüyor.


Ode To The Bouncer'ın başı çektiği single güzelliklerinin haricinde In Tokyo, Friday Night Gurus, When We Were Lovers ve tatlı bir disko hüznü taşıyan Who Is In Your Heart Now? benim favorilerim. Hatta ben olsam All Men Are Pigs ve Jenny ikilisinden önce bu şarkıları single olarak ortalığa salardım. Ama dediğim gibi her yerinden ışık saçan bir debut bu. Vasat bulduğum tek şarkı olan kapanıştaki True Colours'ı bile zamanla sevmeye başladım. Sığ bir yorum olarak buna benzer albümlerde tüm şarkıların birbirine benzediği, bir şarkının ne zaman bitip yenisinin ne zaman başladığının anlaşılamadığı söylenir. Sığ mığ, bence böyle albümler çok fazla. Fakat dinledikçe ve kafada demledikçe kazın ayağının hiç de öyle olmadığı Studio Killers gibi albümler favori albüm şekillerinden biridir. İlerde eti, sütü, yumurtası, derisi Ibiza DJ'ler Odası tarafından remiks olarak sömürülür mü bilinmez. Şu haliyle tadı çıkarılsa çok daha iyi olur. Zaten gerek de yok.

1. Ode to the Bouncer
2. Eros and Apollo
3. All Men Are Pigs
4. Who is in Your Heart Now?
5. Friday Night Gurus
6. Flawless
7. Jenny
8. In Tokyo
9. Funky at Heart
10. When We Were Lovers
11. True Colours

9 Haziran 2013 Pazar

Tinariwen - Tassili


Kuzey Afrika'da Mali'nin Sahra Çölü dolaylarında yaşayan, ticaret ve hayvancılıkla uğraşan "Tuareg" adlı göçebe halka mensup müzisyenlerin 1979'da Libya'daki mülteci kamplarında temellerini attıkları Tinariwen, çalkantılarla dolu bir tarihin içinden çıkan en değerli şeylerden biri. Tuaregler sadece Libya kamplarında bulunmuyorlardı elbette. 19. yüzyılın sonlarındaki Fransız sömürge politikalarına, 1960'larda Mali hükümetinin baskıcı tutumlarına karşı güçlü direnişler sergileyerek dünyada "isyan" kavramının pek de bilinmeyen önemli sözcülerinden biriydiler aslında. Bu isyanların ardından Sahra'da hala göçebe yaşam tarzını sürdürenler olduğu kadar, Kuzey Afrika'nın şehir ve kasabalarında yerleşik hayata geçenler de bulunmakta. Kamplarda gitarla tanışmaları kaçınılmaz biçimde Bob Marley, Bob Dylan ve Jimi Hendrix etkilerine maruz kalmalarını da geciktirmedi. Böylece isyanın içinde doğmuş bir halkın bireyleri ile müzik tarihinin batı normlarında isyan bayrağını taşıyan üç efsane müzisyeninin ruhani buluşması gerçekleşmiş oldu.

Grubun kurucusu olan Ibrahim Ag Alhabib daha 4 yaşındayken Tuareglerin 1963 Mali ayaklanması sırasında babasının öldürülmesine tanık olmuş. Küçükken bir filmde gördüğü gitar çalan kovboy imajı hiç gözünün önünden gitmemiş. Teneke kutu, sopa ve bisikletin fren kablolarından ilk gitarını yapmış. 70'lerin sonlarında kendisi gibi müzikle ilgilenen Tuareg topluluklarına katılıp Cezayir kökenli rai ile batının rock ve pop karışımından derlenen şarkılar çalıp söylemiş. Marley, Dylan, Hendrix üçlüsü yanında Santana, Led Zeppelin, Elvis hatta Boney M gibi isimlerden de ilham almış. Sonra aralarında kardeşi Leyya Ag Ablil'in de bulunduğu bir grup müzisyenle partilerde, düğünlerde çalmışlar. Kendilerine bir isim koymamışlar ama yöre halkı tarafından Tamashek'te (Tuareg dili) "Çöl İnsanları" ya da "The Desert Boys" gibi bir anlamı olan "Kel Tinariwen" olarak anılmaya başlamışlar. Bazı kesimler ise "Taghreft Tinariwen" yani "Milletin Aydınlanışı" gibi bir ismi layık görmüşler onlara.


1980'de Kaddafi, Sahra'da büyük bir askeri birlik oluşturmak ve civara hükmetmek için Libya'da yasadışı yaşayan Tuareg gençlerine çağrıda bulundu. Ag Alhabib ve grup arkadaşları da bu çağrıya katılıp 9 ay askeri eğitim aldılar. 85'te bu defa Tuareg isyan hareketinin öncülerinden benzer bir çağrıya cevap verdiler. Orada tanıştıkları başka müzisyenlerle büyük birleşmeyi gerçekleştirip Tinariwen (Çöller) adıyla Tuareg halkının isyan bayrağını müzik alanında taşımaya başladılar. 1990'da Tuareg liderlerinden bazılarının Nijerya askerleri tarafından öldürülmesiyle tekrar savaş çıktı. Bazı Tinariwen üyeleri de bu savaşa katıldı. Bir yıl kadar süren bu kaos sonunda anlaşmaya varıldı ve müzisyenler artık bu kez kendilerini tamamen müziğe adamak üzere gruba geri döndüler. Ibrahim Ag Alhabib çektikleri bunca sıkıntıdan tüm dünyanın haberdar olması için silahını bırakıp gitarını aldı. Mücadelesine şiddet yerine kelimeler ve notalarla devam etmesi gerektiğine karar verdi.

The Radio Tisdas Sessions (2001), Amassakoul (2004), Aman Iman: Water Is Life (2007), Imidiwan: Companions (2009) ve Tassili (2011) adlı stüdyo albümleri birbirini izledi. İlk kez 2008 sularında Aman Iman ile tanıdığım grubun sadece kendisiyle değil, Tishoumaren ya da Tuareg Music denilen türle de ilk karşılaşmamdı. Abdallah Oumbadougou, Alhousseini Anivolla, Imidiwen, Terakaft, Bombino, Etran Finatawa, Amanar gibi isimlerin varlığını da yine onlar sayesinde tanıdım. Ama Tinariwen'in öncülüğü ve müziğinin gücü onların diğerlerine nazaran daha fazla tanınır hale getirmişti. Dünyaya açılmaya başlamaları, Natacha Atlas, Lo'Jo, Sinéad O'Connor, Robert Plant, Jah Wobble örnekleriyle çalışmış İngiliz yapımcı ve müzisyen Justin Adams'ın yardımları ve adını sanını bilmediğimiz bir sürü festivalde boy göstermeleriyle oldu. Ali Farka Touré, Robert Plant, Rachid Taha gibi isimlerle sahne almaları şaşırtmadı. Zor günlerden müzikal aydınlığa bileklerinin hakkıyla eriştiler.


Özellikle son üç albümleri bu tür ile tanışmak isteyenler için kullanma kılavuzu niteliğinde ve bambaşka bir dünyanın kapılarının anahtarı konumunda. 30 Ağustos 2011'de çıkan son albüm Tassili, Cezayir'in güneydoğusundaki Tassili n'Ajjer bölgesinde üç haftada kaydedilmiş. Diğer albümlerden farklı olarak Tassili'de elit konuklar ağırlamışlar. Açılışta yer alan ve Wilco gitaristi Nels Cline'ın misafir olduğu güçlü atmosferiyle şahane bir Afrika blues olan Imidiwan Ma Tennam, belki de bugüne kadar Tinariwen'in yaptığı en iyi şarkılardan biri. Biraz Amassakoul'da yer alan Dualahila ar Tesninam'a benzemiyor değil. Ama arka arkaya tüm Tinariwen albümlerini dinledikten sonra geleneksel Tuareg ritim ve melodi kompozisyonlarının, şarkı söyleme yöntemlerinin ortak etkileri görülüyor. Yine de grup bu şablonları yeniden elden geçirdiğini, onları dönüştürme çabası içinde olduğunu hissettiriyor. Brooklynli art-rock grubu TV On The Radio'un vokali Tunde Adebimpe ve gitaristi Kyp Malone'un katkılarıyla Tenere Taqhim Tossam, Walla Illa ve Imidiwan Win Sahara albümün orijinal Tinariwen sounduna az da olsa çeşni katan örnekler.

New Orleans'ın köklü caz orkestralarından The Dirty Dozen Brass Band'in nefesli takviyesiyle beş buçuk dakikalık enfes bir etnik caz rock hadisesine dönüşen Ya Messinagh'ı da notlarımız arasına almazsak olmaz. İki şarkı dışında tamamı Ibrahim Ag Alhabib bestesi olan diğer şarkılar arasında Tiliaden Osamnat, Swegh Attay, Tamiditin Tan Ufrawan falan derken bir de bakmışsınız albümün tamamını saymışız. Henüz duymayanlar için bunun kulaklarda canlandırması hem zor, hem de aslında basit olduğunu söyleyelim. Bana tarif etseler kafamda kuramazdım. Tuareglerin "assouf" dedikleri Batı Afrika temelli gitarın stilinin sürüklediği, özellikle festivallerde kadınlar tarafından çalınan "tindé" vurmalılarının ve el çırpışların tempoyu belirlediği, Cezayir, Mısır, Fas ve Bollywood etkilenimli yapış yapış olmayan pop ruhunun sık sık yoklama çektiği, tabii daha önce de söylediğimiz üzere batı yakasından Dylan, Zeppelin, Hendrix, Santana yanında Dire Straits ve Kenny Rogers gibi grubun favorilerinin de ilhamlarıyla kutsadığı dramatik, hüzünlü, coşkulu ve tutkulu bir müzik onlarınki.


Sayıları stüdyoda veya turlarda 7 ile 10 arasında değişen Tinariwen, yerel müziği, yerel kıyafetleri, evrensel tanımlarıyla yeryüzünün en karizmatik oluşumlarından birisi. Hayranları arasında Carlos Santana, Robert Plant, Bono ve The Edge (U2), Thom Yorke (Radiohead) Chris Martin (Coldplay), Henry Rollins, Brian Eno, Rachid Taha ve dahası var. Herşeyin temelinde kütüğü Afrika'ya ait blues bulunmakta. Tinariwen çölün ortasında rastlanılan bir blues barda çalan grup. İçmeden sarhoş eden, albüm formatında ne çalıyorsa o barda canlı çaldığı özgür ruhla arasında hiçbir fark olmayan serinletici bir lezzet. O çölün ortasında yeşermiş bir ağaç. Bir park!

1. Imidiwan Ma Tennam (feat. Nels Cline)
2. Asuf D Alwa (feat. Kyp Malone)
3. Tenere Taqhim Tossam (feat. Tunde Adebimpe & Kyp Malone)
4. Ya Messinagh (feat. The Dirty Dozen Brass Band)
5. Walla Illa (feat. Tunde Adebimpe & Kyp Malone)
6. Tameyawt
7. Imidiwan Win Sahara (feat. Tunde Adebimpe)
8. Tamiditin Tan Ufrawan
9. Tiliaden Osamnat
10. Djeredjere
11. Iswegh Attay
12. Takest Tamidaret

6 Haziran 2013 Perşembe

Arrivederci Amore, Ciao (OST)


Solcu terörist Giorgio hapse girmemek için Güney Amerika'da saklanmaktadır. Kendisini bir gerilla gibi görmediğinden sakin bir hayat yaşamak ümidiyle vatanı İtalya'ya geri döner. Alacağı hapis cezasını azaltmak için eski dostlarını İtalyan Gizli Polis Teşkilatı DİGOS'ta müdür yardımcısı olan Anedda'ya ispiyonlar. Dışarı çıkınca da bir striptiz kulübü patronunu ve bir dükkan sahibini dolandırır. Bu vurgunlardan çok paralar götürse de onun gözü daha yukarılardadır. Bunun üzerine Anedda'ya büyük bir soygunun olacağının haberini verir ve yine büyük bir paraya konar. Artık daha fazla bu işlerin içinde olmasına gerek kalmamıştır. Bir restoran satın alıp işletmeye başlar. Geçmişini bilmeyen bir kadınla tanışır ve evlenir. Artık dışarıdan bakıldığında mükemmel bir hayatı vardır. Fakat geçmişi onu rahat bırakmayacaktır. (O geçmiş filmlerde kimseyi rahat bırakmaz zaten!)

Böyle bir konuya sahip 2006 İtalya yapımı Arrivederci Amore, Ciao, oyuncu, senarist, yönetmen Michele Soavi'nin yönettiği bir suç dramı. Filmi izleme fırsatım olmadı. Zaten tesadüfen soundtrack albümünü görmesem filmin varlığından da haberim olmazdı. Shout, Aqualung, Smoke On The Water gibi müzik tarihinin üç güçlü şarkısını aynı albümde bir şekilde buluşturan film, bu şarkıları kendi bünyesine hakkıyla yedirebildiyse izlenmeye layıktır. Yok eğer film içinde bir striptiz barda ya da araba teybinde zar zor duyuluyor, repliklere kurban gidiyorsa kalsın. Ama albüm mutlaka kulak kabartılmayı hak ediyor. Bu şarkılar filmde nasıl yer aldı diye merak etmeden de duramıyor insan. Sahiplerine sağlam da bir telif ödemişlerdir. Seçtiğiniz şarkıların Shout, Aqualung, Smoke On The Water olduğu düşünülünce her kuruşu buna değer.

Tabii soundtrack bu süper üçlüden ibaret değil. Geri hizmette 80'lerden kalma sevimsiz Fine Young Cannibals'ın belki de tek hiti olan sevimli She Drives Me Crazy ve yurdumun bazı uyanık işletmecilerinin 50 yaş üzeri turistlerin akşam yorgunluğunu alma amaçlı yemekte, ikindi çayında, gece gösterilerinde ara ara başvurdukları Adamo'nun 60'lı yıllara ait hitlerinden La Notte albümün albenisini biraz daha arttırıyor. Caterina Caselli adlı İtalyan ablamızın sıkıcı iki şarkısı haricinde albümün tema sorumlusu Andrea Guerra'nın altı parçalık downtempo ve trip hop'a çalan müzikleri dramatik atmosfer yaratma hususunda oldukça başarılı. Arrivederci Amore, Ciao şayet bir soundtrack arşiviniz varsa oraya dahil olmaya oynayan kalitede. Bir de şayet 2000'li yıllar İtalyan sinemasında buna benzer bir soundtrak ekolü varsa ısrarla takip edilmeli. Zira bu tip birkaç albüm daha hatırlıyorum sanki.

1. Caterina Caselli - Arrivederci Amore, Ciao
2. Jethro Tull - Aqualung
3. Adamo - La Notte
4. Tears For Fears - Shout
5. Fine Young Cannibals - She Drives Me Crazy
6. Caterina Caselli - Insieme a te non ci sto piu
7. Deep Purple - Smoke On The Water
8. Andrea Guerra - Memories I
9. Andrea Guerra - Countdown
10. Andrea Guerra - Memories II
11. Andrea Guerra - Memories III
12. Andrea Guerra - Memories IV
13. Andrea Guerra - Memories V