25 Eylül 2011 Pazar

Whitehorse - Whitehorse


Melissa McClelland ve Luke Doucet çiftinden oluşan Kanadalı Whitehorse, kendi adını taşıyan ilk albümleriyle ile yaklaşık 25 dakikalık uzun (!) metrajlarını sunuyorlar. Eulogy for Whiskers, I ile açılış yapan introyu ve Eulogy for Whiskers, II ile de kapanış yapan outroyu saymazsak şarkı nâmına altı adet sunumdan ibaret bu albüm, filmin kendisinden ziyade fragmanı gibi görünebilir dışarıdan. Oysa introdan içeri girdiğim andan, outrodan dışarı çıktığım ana kadar geçen kısa sürede ikilinin lokal solo kariyerlerinin de kattığı tecrübe sayesinde gayet olgun ve dolgun albümlerine olan saygım kendini buldu. Bu saygıyı hak edecek ne yapıyorlar dendiğinde ise cevabım, kırsal western dalgaları yayan, fakat bunun yanında şehirli rock bileşenlerine de yabancı kalmayan bir alternative fok rock şeklinde olurdu sanırım.

Intro sonrası kapıyı açan Killing Time Is Murder'ın çıplak ayağı toprağa iyice değdikten sonra ayakkabılandığı belli kaya gibi blues rock atmosferine sunî teneffüs yapan McClelland - Doucet vokali, albüm hakkında çok olumlu bir erken genel kanı geliştiriyor. O genel kanı, biraz daha ılık bir formata sahip Emerald Isle ile sürerek alanını biraz daha genişletiyor. Passenger 24, bu tarza sadık kalmak suretiyle kendilerinin ucundan da olsa Eurythmics sevdiklerine dair ahkâm kesme kozu veriyor elime. Asil bir mid-tempo blues rock olan Broken da bir şekilde kendini sevdiriyor. Sırada ise Bruce Springsteen'in kendi gibi efsane parçaları arasına girmiş I'm On Fire coverı var. Albümün bu noktasına kadar gayet olumlu işler yapmış Whitehorse, bu büyük sınavdan da yüzünün akıyla çıkıyor ve şarkının efsaneliğine leke sürmeden, folk kumaşını kırıştırmadan mütevazi biçimde saygılarını sunup çekiliyor. Outrodan önceki son çıkış ise Night Owls adlı akustik/karanlık bir folk düeti.

Melissa McClelland ve Luke Doucet ikilisinin beraber söylediği şarkılar belki yetersiz tanıtımdan, belki Amerikalıların tekellerine aldıkları bir türün başka diyarlarda dikkate alınmadığı temsilcilerinden biri olmalarından (kısaca Kanadalı oluşlarından!) belki de güçleri ve ruhları yettiği halde kısa bir albüm tercihlerinden ötürü hak ettiği ilgiyi görmeyecek. Ama dinledikten sonra kendimi onlara karşı bir şekilde borçlu olduğum bu tip albümler için "herşey olduğu gibi güzeldir" klişesi bile klişesiz biçimde yerini buluyor. Ne eksik, ne fazla. Böylesi kısa albümleri tıpkı EP'leri albümden saymadığım gibi saymazdım. Ama Whitehorse'u gerçekten sevdim ve saydım.

1. Eulogy for Whiskers, I
2. Killing Time Is Murder
3. Emerald Isle
4. Passenger 24
5. Broken
6. I'm On Fire
7. Night Owls
8. Eulogy for Whiskers, II

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder