20 Ekim 2014 Pazartesi

Lisa Smith's Powerhaus - 612


Lisa Smith ve Chuck Page tarafından 2006 yılında Toronto'da kurulan Lisa Smith's Powerhaus, blues kökenli hard rock alanında çok iyi işler yaptığı halde henüz dünya çapında popüler olamamış onlarca gruptan biri. Ama aynı durum ülkesi Kanada için söz konusu değil doğal olarak. Smith ve Page'in iki stüdyo müzisyeni arkadaşlarını da aralarına almalarıyla dörtlü haline gelen grup, 2008 yılında çıkardıkları ilk albüm Maze Of Souls ile çok olumlu eleştirilere mazhar olup çeşitli ödül ve adaylıklar elde etmiş. Daha çok konser performanslarıyla uğraştıklarından, yeni albüm çalışmalarına başlamaları 2011'i bulmuş. Materyal toplayalım, turları bitirelim, arada stüdyoya girip kayıt yapalım derken sene 2014 olmuş ve Ekim ayında yeni albüm 612 çıkmış. İyi de olmuş çünkü aksi taktirde ne gruptan, ne de Lisa Smith gibi harika bir sesten haberimiz olmayabilirdi. Tesadüfen Maze Of Souls ile karşılaşmak gerekiyordu önce.

Maze Of Souls ile karşılaşmak da şahsen bana pek güven aşılamayabilirdi. Zira klasik hard rock havasında ilerleyen ilk albüm, grubu sevdirecek niteliklere sahip değildi bana göre. Grubu sevdirecek niteliklere sahip numaramız 612'den oluşuyor. Klasik hard rock havasında problem yok. Lakin o havayı daha kaliteli şarkılarla, blues ve soul incelikleriyle doldurunca, en önemlisi de Lisa Smith'in haklı olarak yere göğe sığdırılamayan karizmatik sesiyle bezeyince aradaki fark barizleşiyor. Smith'in sesi bile daha bir güzel çıkıyor bu albümde. Jeff Beck, Jimmy Page, Eric Clapton hayranı olan gitarist Chuck Page'in akustikten elektriğe uzanan yetkin gitar kompozisyonları kendini hard rock ile sınırlandırmayıp blues, pop rock ve soul gitarına da gönlünü açık tutmuş bir görüntü çiziyor. İlk albümde duyup duymadığımı bile hatırlamadığım klavye desteğini de unutmamak lazım. Silkeleyince ortaya Loves Blind Eye, Free, No Skin, Zombie Man misali canavar gibi rock şarkıları, I Am ve Pill-O misali taş gibi power baladlar saçılıyor.

Rock alışkanlıklarının bir bölümü 80'ler hard rock'ıyla alakalı, bir bölümü de hard tarafından blues ve soul sempatisiyle içli dışlı dinleyici kitlesi için "daha yok mu" kıvamına gelmek kuvvetle mümkün. Ama müzik ne kadar dirayetli olursa olsun, Lisa Smith gibi, mikrofonu yaz güneşinde kalmış dondurmaya çevirebilecek "kadının dibi" bir ses pek çok şeye farklı bir gözle bakmaya sebep olabiliyor. Ama bu demek değil ki Lisa Smith's Powerhaus tüm başarısını Smith'e borçlu. O dediğiniz Evanescence gibi yavan projeler için geçerli. Smith, sahip olduğu o sesi kişilikli grubuyla birlikte daha da olgunlaştıran, daha da yükseğe taşıyan kolektif bir zenginliğin parçası. Gerçek bir parça olmanın, sahte bir bütün olmaktan daha yeğ tutuluşunu simgeler adeta.

1. Loves Blind Eye
2. Rebel Red Star
3. Distortional Romance
4. I Am
5. Free
6. No Skin
7. Zombie Man
8. Pill-O
9. Slave
10. Siren / 612
11. Pill-O (Extended)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder