4 Ağustos 2015 Salı

Calliope - ORBIS


2011 Milwaukee, Wisconsin doğumlu dörtlü Calliope, 6 şarkı, 26 dakikadan oluşan ikinci albümleri ORBIS'te icra ettikleri psychedelic'ten stoner'a uzanan müzikleriyle atmosferi çok güçlü bir grup. En önemlisi de bu atmosferi sağlamak için dayanak noktası olarak blues rock'tan besleniyor olmaları. Aynı isme sahip bir sürü grup mevcut. Zaten kendilerine en kolay ulaşım, yüzyılın en faydalı icatlarından Bandcamp sayesinde sağlanıyor. Orada belirtildiğine göre de ORBIS, Wisconsin'in kuzey bölgesindeki ormanlarda bir kulübede kaydedilmiş. Ne var ki bir kulübede değil de, profesyonel bir ses düzeniyle o ormanın tam içinde kaydedilmişçesine bir yoğunluk hakim. Blues rock'tan beslenirken onu ne ana yemek, ne de meze olarak tüketiyorlar. Hatta tüketmeyip her yeni şarkıda ölçülü bir sertlikle yeniliyorlar. Psych ve blues kimyasını harikulade biçimde birbiri içinde eriten grup, gitarist Victor Buell IV tarafından gerçekleştirilmiş kayıt ve miksajıyla bu erimeyi boyutlandırmada, onu şarkı formuna getirmede çok iyi işler yapıyor.

2013'teki kendi adlarını taşıyan 12 şarkılık ilk albümleri de bazı ufak tefek farklarla aynı sound çerçevesinde gayet oturaklı bir yapıda. ORBIS'te ilk albümün yarısı kadar şarkı var. Ama buna rağmen bu EP görünümlü LP, doyurucu olduğu kadar acıktırıcı özelliklere de sahip. Bir yandan keşke bir 6 şarkı daha olsaymış derken, öte yandan Prelude, Guns, ORBIS, Casino, The King, Iron Hand, yani tüm şarkılar kendi içlerinde bir tatmin duygusunun ayrı ayrı sözcülüğünü yapıyorlar. Müthiş bir gizem, dozu çok iyi ayarlanmış psychedelic blues ruhu, konser salonlarını ısıtacak mid-tempo canlılık, sahip olunması kolay olmayan bir karizma. Hepsi Calliope bünyesinde mevcut. Şu halleriyle ortalığı yakıp yıkmaları gerekirken binlerce Bandcamp grubundan biri olarak bu artılarına bir de tevazuyu ekliyorlar sanırım. Aksi durumda bir türlü meşhur olamamış leziz gruplar kulübünün gözü yaşlı neferlerinden biri olamayacak kadar olgun ve düzgünler. Yine de çok daha iyi yerlerde olmayı (kötü bir yerde olduklarından değil) hak ediyorlar. Birebir benzerini çok az duyduğum, duyduklarımın da şimdi adını unuttuğum bir müzik yapan Calliope'u kolay kolay unutacağımı sanmıyorum.

1. Prelude
2. Guns
3. ORBIS
4. Casino
5. The King
6. Iron Hand

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder