26 Ekim 2020 Pazartesi

Van Halen - 5150

 
Alex Van Halen (1953) ve Eddie Van Halen (1955) kardeşler, Hollandalı müzisyen baba Jan Van Halen ve Endonezya kökenli anne Eugenia Van Beers ile 1962 yılında Amsterdam'dan Pasadena/California'ya taşındılar. Eddie klasik piyano eğitimi almasına rağmen kafasında başka şeyler olan bir çocuktu. 1960'larda Eddie davul, Alex de gitar çalarak kendi çaplarında müzik yapmaya başladılar. Eddie aldığı davul setinin parasını çıkarmak için gazete dağıtırken Alex gizli gizli onun davulunda pratik yapıyordu. Bu durumdan bıkan Eddie, abisine "tamam, sen davulu al ama bana da gitarını ver" dedi. Böylece bir efsanenin temelleri atılmış oldu. Ergen partilerinde, ufak etkinliklerde The Broken Combs adıyla müzik yapmaya başlayan Van Halen kardeşler, daha sonra gruplarının adını The Trojan Rubber Co olarak değiştirdiler. 1972 senesinde bu kez bas gitara Mark Stone isminde bir eleman alarak ve isimlerini tekrar değiştirip Genesis yaparak müzik yolculuklarını sürdürdüler. David Lee Roth adında birinden ses sistemleri kiralayan kardeşler, çakallık edip para vermemek için vokalist olma hevesindeki bu arkadaşı (hiçbir seçmede başarılı olamadığını öğrenmelerine rağmen) gruba solist diye almayı teklif ederler. Teklife atlayan Roth ve daha sonra Snake isimli bir yerel grupta bas çalan Michael Anthony'nin de alınmasıyla çekirdeği oluşan grup, Genesis isminin başka bir grupta da olduğunu öğrenince nihayet Van Halen adıyla 1974 yılında kariyerlerine giriş yaptılar.

Yıl 1986... Milletlerarası Müzik Yayınları (MMY) etiketiyle dünyayla hemen hemen aynı anda yayınlanan kasetlerin marketlere düşmeye başladığı yıllardan. Hakkında hiç fikrimin olmadığı, alıp walkmene taktıktan sonra sürprizini yaşamak istediğim kasetlere merak saldığım dönemler. Van Halen'ın 7. stüdyo albümü 5150 de onlardan biriydi. İlk paragrafta anlattığım kuruluştan 12 yıl sonra grup 6 albüm devirmiş, "hard rock'ı restore eden grup" ünvanını almıştı bile. Zamanında seçmelerde başarısız olan David Lee Roth, rock dünyasının en iyi vokallerinden biri, Michael Jackson'ın 1982'deki Thriller albümünde yer alan Beat It için attığı "milyon dolarlık solo" ile daha geniş kitlelerce tanınan Eddie Van Halen da dünyanın en iyi (ve en hızlı) gitaristlerinden biri olmuştu bile. Çıktığı yıl ile aynı adı taşıyan 6. Van Halen albümü 1984 sonrasında solo projelerini hayata geçirmek isteyen David Lee Roth gruptan ayrıldı ve yerine Montrose adlı grubun solisti Sammy Hagar geldi. İşte 5150, Van Halen'ın Hagar ile çalıştığı ilk albümdü ve ben Van Halen'ı bu muhteşem sesle tanıdım. İlginç bir şekilde yine aynı yıl çıkan ilk David Lee Roth solosu Eat'Em and Smile'ı da aynı dönemlerde aldım ve ona da vuruldum. İlginç olan, Van Halen ve Roth arasındaki ilişkiden hiç haberim olmamasıydı.


5150Eddie Van Halen'ın ev stüdyosuna verdiği isim. Aynı zamanda California'da zihinsel olarak rahatsız olan kişiler için kullanılan kolluk kuvvetleri kodlarından biri. Ayrıca Eddie Van Halen, "EVH Striped Series 5150" ismini verdiği kırmızı üzerine beyaz çizgili meşhur gitarını da bu albüme özel tasarlamış. Kurulduğu günden beri David Lee Roth ile çalışmış grup için Sammy Hagar'ın nasıl uyum sağlayacağı, eski hayranların Hagar'ı nasıl karşılayacakları merak konusuydu. Hatta yapımcı firma Werner Bros. Roth gittikten sonra ticari kaygılara kapılıp Van Halen kardeşlere isim değişikliği bile önerdi. 5150 de beklentilere öyle bir cevap verdi ki, kalitesi, ticari başarısı, Sammy Hagar'ın ilerde "Van Hagar" şeklinde kelime oyunu yapılacak derecede adaptasyonu grubun hayranlarına hayran kattı. Hagar az da olsa Roth'u anımsatsa bile, enerjik, karizmatik, en önemlisi de Roth'da pek görülmediği üzere romantik ses yelpazesiyle Van Halen'ı adeta uçurdu. Coşkulu bir aşk şarkısı olan Why Can't This Be Love o kadar güzeldi ki, ne zaman duysam bana yepyeni bir şarkıymış gibi gelir. Hatta Van Halen deyince çoğunun aklına ilk Ain't Talkin' 'Bout Love veya Jump gelirken benim aklıma direkt Why Can't This Be Love gelir.

Why Can't This Be Love'ın gölgesinde kalsa da hemen hemen aynı ayardaki Dreams, ışıl ışıl parlayan balad Love Walks In, orta tempo güzellikleri Summer Nights ve Best Of Both Worlds, haylaz çocuklar Good Enough, 5150 ve Get Up albümü her ziyaret edişimde tatlı bir hard rock nostaljisiyle kucaklarlar. Sonraki Van Halen albümleri OU812 (1988) ve For Unlawful Carnal Knowledge (1991) da fena değildir. Ama ondan sonrası azalarak bitmeleri üzücüdür. 1995'teki Balance albümünün ardından önce Sammy Hagar, 1998'de solist olarak Extreme grubundan Gary Cherone'un Hagar taklidi yaptığı Van Halen III albümünden sonra da Michael Anthony gruptan ayrılır. 2012'de çıkan A Different Kind Of Truth'da nasıl olduysa David Lee Roth gruba tekrar döner, bas gitara da Eddie oğlu Wolfgang Van Halen geçer. Buna rağmen albüm ticari olarak çakılıp eleştirel olarak da beğenilmeyince kendilerinden uzun süre haber alınamaz. Ta ki 6 Ekim 2020'de "one and only" Eddie Van Halen, gırtlak kanseri yüzünden 65 yaşında aramızdan ayrılana kadar. Patentli gitar tasarımları ve çalma teknikleriyle, olağanüstü sololarıyla gerçek bir ekol olan usta gitaristin ölümüyle de bir devir kapanmış oldu. O devir, içinde şahane hard rock, pop rock, glam metal şarkıları barındıran rock tutkusuyla doluydu. Gitarını gerçek anlamda ağlatan, güldüren, ona tekerlemeler söyleten, matkap taklidi bile yaptıran Eddie Van Halen, markalaşmış soyadının bundan böyle rock kalelerinden biri olarak kalacağını bilerek yerinde rahat ve huzur içinde uyuyacaktır muhtemelen.

1. Good Enough
2. Why Can't This Be Love
3. Get Up
4. Dreams
5. Summer Nights
6. Best of Both Worlds
7. Love Walks In
8. 5150
9. Inside

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder