22 Mayıs 2011 Pazar

Sarah Fimm - Near Infinite Possibility


Çakma bir gurme gibi yeni trip hop lezzetleri keşfetme yolculuğumda uğradığım duraklardan biri de New Yorklu Sarah Fimm'di. Kendisinin A Perfect Dream (2002) ve Nexus (2004) albümlerine öncelik tanıdım. Zira çeşitli kaynaklarda en iyi eleştirileri ve en yüksek ratingleri alanlar bu ikisiydi. Öncesinde henüz dinlemediğim Cocooned (2001), sonrasında ise Red Yellow Sun (2009) adlı iki albüme daha sahip. Ne yalan söyleyeyim, dinlemiş olduğum iki Sarah Fimm albümünde öyle içimi titreten triplenmiş bir hop göremedim. Soda kıvamında hoş Fimm vokali, kadife elektronik altyapı, hayalle gerçek arasına salıncak kurmuş lirikler herşey yerli yerindeydi. Fakat herhangi bir türe ait örnekleri yalayıp yuttuğunuzu düşünerek ona karşı doygunluk hissettiğiniz anlarda yeni tanıştıklarınızdan zevk alamama riski ortaya çıkabiliyor. Bu yüzden tam Sarah Fimm'e yaptığı iyi müzikten ötürü teşekkür edip dostça vedalaşacakken kendisinin 2011 tarihli taze bir albümünün daha olduğunu öğrendim. Gelmişken onu da aradan çıkarayım derken bir sürprizle karşılaştım. Trip hop diye geldiğim Near Infinite Possibility adlı bu son Sarah Fimm albümü bildiğin alternative rock ile pop rock arası birşey çıktı.

"Alternative pop rock" şeklinde çelişkili bir türün varlığına iyice alıştığımız son zamanlarda, trip hop'tan bu türe dimdikey geçiş yapmış Sarah Fimm'in alternatifliği, kimi zaman ses ve müzik olarak frekansının tuttuğu Kanadalı adaşı Sarah McLachlan'ın pop rock'lığı kadar desek ne derece anlaşılır bir tarif olur tam kestiremiyorum. Bilmece gibi konuşmayı bırakıp, bu ani değişimin sebeplerini düşünmeye başladım. (Bu arada dinlemediğim arada kalmış olan Red Yellow Sun'da nasıl bir Fimm olduğunu bilmediğimden "ani değişim" ifadesine müdahale etmedim). Çok satma veya rock popülaritesinin tadına bakma olamayacağı yönünde sağlam bir izlenim edindim ki, bunun en önemli sebeplerini de yazmış olduğu şarkılar sağladı. Sarah McLachlan'ı anımsatan özelliklerinden başka, hop'tan tamamen arınmış güçlü bir trip'in hakimiyetiyle boya badanaya uğramış rock'ın ayak izlerine, sonra da direk kendisine rastlamak mümkün. Sarah McLachlan'ın geçmişinde birtakım elektronik remiks vs. bulgularına rastlandığı düşünülürse, ikili arasındaki ortak ruh birliği sadece Angel benzeri ağdalı aşk şarkılarına rastlanmaması şeklinde farklılık gösteriyor.


Abiye salon partileri ve elit kokteyllerden, kot-gömlekli loş bar ortamlarına, ara sıra da kırlara bayırlara dönüşün etkilerini yoğun biçimde hissettiğimiz Near Infinite Possibility, bana eski Sarah Fimm'den çok daha cazip geldi. Eğer bundan böyle Terrified, Forgive Me, Invisible Satellites, Disappear, Sing, Everything Becomes Whole, Morning Time gibi kendini farklı bir tür denemesiyle aşmaya oynayan ve oynadığı maçlarda galip gelen şarkılar yapacaksa kendimi şimdiden bir Sarah Fimm hayranı olarak ilân edebilirim. Zira hayatımda bu kadar güzel "forgive me" diyen bir kadın sesi duymadığıma yemin edebilecek durumdayken objektif şeyler söylemem zorlaşıyor. Invisible Satellites ve Everything Becomes Whole ikilisinin albümü kötü güçlere karşı koruyup kollayan taş gibi orta tempo rock tutkusuyla yoğrulmuş varlıklarının yarattığı huzur dalgasını duymak, ya da Sing'in sıradan duruluğunu dalından koparmak biraz teslimiyet gerektiriyor. O da bende yok diyen olursa dönüp gitsin. Sarah Fimm dönüp gidenlere de laflar ve notalar hazırlamış. Hem de geri dönmeyeceklerini bildiği halde!

1. Soul Let Swim
2. Invisible Satellites
3. Closer
4. Yellow
5. Say No More
6. Terrified
7. Disappear
8. Up From Dust
9. Sing
10. Forgive Me
11. Everything Becomes Whole
12. Flames
13. Morning Time

2 yorum:

  1. Abi, daha önce bu tanımlamayı duydun mu (ben duymamıştım, cahilliğim olabilir) bilmiyorum ama Mellow Rock demiş ecnebiler. :) Tam da uyuyor değil mi?

    YanıtlaSil
  2. Nothing Else Matters ilk çıktığı sıralarda duyar gibi olmuştm sanırım. Gerçi hoşnutsuz hayranların dalga geçme amaçlı kullandıkları birşey olabilirdi o dönem. Mellow Rock birçok yere uyar, uymasa da uydururlar. Ecnebiler "gorecore" diye şeyler bile uyduruyorlar günümüzde.

    YanıtlaSil